Emperyalist işgale karşı vermiş olduğu bağımsızlık ve özgürlük mücadelesiyle, işgal altındaki bütün ulusların umudu ve önderi olmuş, yapmış olduğu devrimlerle bir ulusun küllerinden yeniden doğmasını başarmış, içinde bulunduğu çağın en modern ve çağdaş devletini kurarak bizlere emanet etmiş, büyük devrimci Mustafa Kemal Atatürk aramızdan ayrılalı 84 yıl oldu.

Bedeni aramızdan ayrılsa da: devrimleri, ilkeleri ve hedefleriyle O bize önderlik etmeye, bizim pusulamız olmaya devam ediyor. Çünkü Ulusumuzun, insan onurunun ve bütün mazlum ulusların O’nun düşüncelerine ihtiyacı var.

Ne yazık ki, Mustafa Kemal Atatürk’ün bize emanet ettiği ülkemiz bu gün Cumhuriyet Tarihinin en sıkıntılı ve zor sürecinden geçmektedir. Bu süreçte Laik demokratik Cumhuriyetimiz, Cumhuriyetimizin kazanımları, ulusal bağımsızlığımız, sosyal hukuk devletimiz ve yargı bağımsızlığımız, emeğimiz, geleceğimiz kaygı verici duruma düşürülmüştür. Kurucusu olduğu ülke Ortaçağ karanlığına gömülmek istenmektedir.

Bu topraklardan Mustafa kemal Atatürk’ün geçtiğini unutan emperyalist artıklar ve uşakları, ne yaparlarsa yapsınlar, kendilerini ne kadar güçlü zannederse zannetsinler, Türk toplumunun aydınlanma ve çağdaşlaşma ateşini hiç söndüremeyeceklerdir. Türk ulusunun yönü, Atatürk’ün gösterdiği akıl ve bilim ile aydınlanmaktadır. Türk ulusu Çağdaş, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olan Cumhuriyetimizden asla vazgeçmeyecektir. Cumhuriyetimiz içine çöreklenmiş Ortaçağ zihniyetine asla teslim olmayacak, kendisini var eden değerlere, kurulan pusuya  seyirci kalmayacaktır.

Nasıl  ki o en zor günlerde, ‘’tamam bitti artık’’ denilen anlarda yenilmez denilen emperyalizmi yenen Atatürk önderliğindeki Türk ulusu, bu gün de Türkiye'yi bölmek, yeniden yapılandırmak, Atatürk'ün yaptıklarını yıkmak üzerine kurulan, gerici ve bölücü maşaları aracılığıyla uygulanan emperyalist planları bozguna uğratacaktır.

Varlığımız Türk varlığına  armağan olsun!..

Cemal  VEREP