İleri yaz saati uygulaması nedeniyle özellikle okula giden çocukların gökyüzü aydınlanmadan uyanıp yola çıktıklarını belirten Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Melek Gözde Luş, bu durumun da özellikle okul çağındaki çocuklarda dikkat ve konsantrasyon zorluklarına yol açtığına dikkat çekti. Karanlıkta uyanmanın biyolojik süreci bozduğunu söyleyen Yrd. Doç. Dr. Melek Gözde Luş, her akşam aynı saatte yatılması gerektiğini de kaydetti.

Üsküdar Üniversitesi NP Etiler Tıp Merkezi Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Melek Gözde Luş, ileri yaz saati uygulamasının okul çağındaki çocuklar üzerindeki etkilerini değerlendirdi.

Karanlıkta okula gidiyorlar

Yaz saati uygulamasının tüm yıla yayılmasıyla beraber günlerin kısaldığı bu günlerde öğrencilerin zifiri karanlıkta uyanıp okula gitmek zorunda kaldığını ifade eden Yrd. Doç. Dr. Melek Gözde Luş, “Anne babalar çocukların karanlıkta yola çıkmasıyla ilgili güvenlik endişesi de taşıyor, istemiyor ve çocuklar okula giderken korkuyor.” dedi.

Derslere odaklanma ve dikkatin yoğunlaşması zorlaşıyor

Havanın aydınlanmasının uyandıktan saatler sonra olmasının çocukların üzerinde olumsuz etkileri olduğunu belirten Yrd. Doç. Dr. Melek Gözde Luş, “Sabah saat 08.30 sıralarında okulda derse girmesi gereken bir çocuk günün o saatlerde hâlâ karanlık olmasından maalesef olumsuz yönde etkilenmektedir. Sabah kalktığında hâlâ karanlık olduğunu gören çocuk, bunu anlamlandırmakta güçlük yaşayabilir. Çocuk, uykusunu almış olsa bile hava aydınlık olduğunda okula gidilen dilim, geceyi ise eve dönme ve uykuya hazırlanma dilimi olarak algılar. Dolayısıyla okulda derslere odaklanması ve dikkatini yoğunlaştırması çok zor bir hale gelir.” uyarısında bulundu.

Gün ışığı biyolojik yapıyı nasıl etkiliyor?

Gün ışığının çocukların gelişimi üzerindeki önemine değinen Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Melek Gözde Luş, karanlıkta uyanmanın biyolojik süreci bozduğunu söyledi. Biyolojik yapımızda olan, gün ışığıyla birlikte doğal olarak gerçekleşen ve sirkadiyen ritm dediğimiz döngünün bozulması olumsuz etkilere neden oluyor” diyen Dr. Melek Gözde Luş, şunları söyledi:

Karanlıkta uyanmak biyolojik süreci bozuyor

“Akşam olduğunda vücudumuz yavaş yavaş uyumayı kolaylaştıran, dinlenmemizi sağlayan ve büyümeden sorumlu olan ‘melatonin’ hormonunu salgılamaya başlıyor. Gün iışığı ile beraber yavaş yavaş onun yerine de canlılıktan ve enerjiden sorumlu ‘kortizon’ salgılamaya başlıyor. Biyolojik saatimizi saatimizi düzenleyen, göz hizasında beynin arka kısmında yer alan ’Suprakiazmatik çekirdek’ denilen bir yapı bu düzeni sağlıyor. Işık uyaranı alırsa bu çekirdek epifiz bezinin melatonin hormonu yapmasını engelliyor. Çocuklar karanlıkta uyandığı zaman bu süreç bozulmuş oluyor.”

Özellikle son yıllarda yapılan çalışmaların uykuya nasıl girdiğimiz ve nasıl uyandığımızın önemini vurguladığını belirten Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Melek Gözde Luş, “Uyku kalitesi bozulan çocuklar, uykuya dalma güçlüğü, uykuyu sürdürme güçlüğü, öğrenme , dikkat ve konsantrasyon alanlarında sorun yaşadığı gibi, çocuklar karanlıkta tedirgin oldukları için bu durum  korkular, kaygı bozuklukları, okula gitmek istememe gibi şikayetlere de neden oluyor.” diye konuştu.

Her gece aynı saatte uyumaya özen gösterilmeli

Çocukların uykusunu alması için tavsiyelerini de sıralayan Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Melek Gözde Luş, “Her gece aynı saate uyumaya özen gösterilmesi ve uyku düzeninin bozulmamasına çalışılması önemli. Çocukların akşam saatlerinde kafeinli içecekleri tüketmemesi de hatırlanması gerekli önemli bir husus. Güvenlik önlemlerinin alındığına dair özellikle küçük yaşta çocuklara güvence verilmesi ve kaygısı çok artmış çocuklara anlayışlı yaklaşılması çok önemli.” dedi.

Editör: Köksal Ustaoğlu