<p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;"><strong>Kamu Emekçilerine Kölelik Koşulları Dayatıldı!</strong></span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;"><strong>Genel Başkanımız Mehmet Balık, kamuoyuna şu açıklamayı yaptı:</strong></span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;"><strong>“</strong>Yandaş konfederasyona ve AKP iktidarına sesleniyoruz…</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">Sözde Toplu Sözleşme görüşmeleri; ekonomik krize, enflasyona, büyüme rakamlarına ve gerçekçi ülke koşullarına göre belirlenmediği ortadadır.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak; kamu emekçilerine ve emeklilerine 2020’de yüzde 3,5+3, 2021’de ise yüzde 3+2,5 ve enflasyon farkı teklif edilmesini şiddetle reddediyoruz.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">Yaşam şartlarının ağırlaştığı, işsizlik ve pahalılık koşullarının mutfakları kavurduğu ülkemizde, doğal gaza, elektriğe, benzine, gıda maddelerine, ulaşıma vs. fahiş oranlarda zam yapılırken, Türk Lirası Dolar ve Euro karşısında erirken, yurttaşların alım gücü günden güne azalırken AKP hükümeti, kamu emekçilerine reva gördüğü bu zam oranlarıyla alay etmektir. Daha da kötüsü kamu emekçilerinin payına ekonomik olarak fazladan günlük yine 1 simit ve 1 çay parası hesabı layık görüldü. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">Memur-Sen Konfederasyonu Genel Başkanı, asla kamu emekçilerinin temsilcisi olamaz!</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;"><strong>Sözde Toplu Sözleşme sürecinde resmi olarak imza yetkisine sahip tek konfederasyon olan Memur-Sen</strong>’in ne kamu emekçilerinin önceki sözleşmelerden gelen kayıplarını ne de krizin yüküne karşı emekçileri koruyacak bir maaş zammı ve sosyal haklar talebini umursamadığını buçuklu rakam kazığı göstermektedir.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">AKP'nin memur sendikası Memur-Sen, kamu emekçilerine kendi tekliflerinin yarısını dahi etmeyen zam teklifini kabul edecektir. Ancak her dönemde olduğu gibi bu dönemde de “kazanımlar sağladık” aldatmacası ile emekçilerin gözlerini boyamak için ya buçuklu rakamları revize edecek ya da “satış sözleşmesi”ni imzalayacaktır.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">Sendikal bürokrasinin ve yandaş konfederasyonların, rakam kazığı yokmuş gibi davranılamaz.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">Türk-İş ve Memur-Sen’in tavırları emekçilerden yana olmadı. Biliyoruz ki biri satışı göstermesi açısından diğeri yandaşlığı sergilemesi açısından üstüne düşeni fazlasıyla yapmaktadır! Ağustos ayında yaşadığımız kamuda iki büyük sözde toplu pazarlık “satış sözleşmesine” dönüşmüştür.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">Hükümetin; kamu emekçilerine ve işçilerine, bir bütün olarak tüm yurttaşlara karşı bu kadar pervasız olmasının gücü bu iki konfederasyonun satış başarısıdır.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">Yandaş konfederasyonlar kendi tekliflerinin bile arkasında duramamış, kamu emekçilerini ve işçilerini bir kez daha AKP’ye satmıştır. Grev hakkı olmadan oturulan sözde “Toplu İş Sözleşmesi” masası bu yıl orta oyunundan da öteye geçip, tam bir sirk çadırına dönüşmüştür.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">Yandaş konfederasyon masadaki kirli pazarlığı örtmeye kapalı kapılar ardından yapılmak istenen satışı gizlemenin telaşına dahi düşmemiştir.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">Yandaş konfederasyon ile AKP hükümeti kendi yazdığı tiyatro oyununu çok kötü oynamıştır. Adına “toplu iş sözleşme görüşmeleri” denilen, hükümet ve yandaş konfederasyon arasında yapılacak olan “danışıklı görüşmelerden” kamu emekçileri adına herhangi bir kazanım çıkmasını zaten beklemiyorduk. Zira ortada ne gerçek bir toplu iş sözleşmesi görüşmesi ne de toplu pazarlık masası bulunmaktadır. Her şey bir orta oyunundan ibareti ve öylede sonuçlandı.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">O masada kamu çalışanlarını temsil edecek olan yandaş konfederasyonun, göbekten bağımlı olduğu hükümete karşı, en ufak bir direnç gösteremeyeceğini tüm kamu emekçileri önceki Sözde Toplu Sözleşme süreçlerinden iyi bilmektedir.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">Türkiye, zor bir ekonomik kriz döneminden geçiyor. Enflasyon yükseliyor, paramız değer kaybediyor, vatandaşın satın alma gücü eriyor, ekmeği her geçen gün küçülüyor. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">Ülkedeki tüm çalışanların kemer sıkma politikasına kurban gittiği, işçinin ve kamu emekçisinin yaşam şartlarının zorlaştığı koşullar yaşanmaktadır.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">Siyasal iktidarın bu ekonomik koşullarda kamu emekçilerine utanılacak bir zam verme teklifi ve cesareti yandaş konfederasyonun sessizliğinden ve göbek bağından kaynaklanmaktadır.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">Hükümetin hiçbir zaman gerçekleşmeyen enflasyon hedefinin bile altında kalan bu önerinin tartışılacak bir yanı yoktur.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">Ve diyoruz ki;</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">Ortaya çıkan bu durumdan AKP hükümeti ile emrindeki Memur-Sen sorumludur. Kamu emekçileri adına Sözde Toplu Sözleşme masasına oturan bu konfederasyon kendisini yetkili yapan AKP iktidarına teslim olmuştur.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">AKP iktidarı ile yandaş konfederasyon arasında yapılan Sözde Toplu Sözleşmede tüm kamu emekçileri geçmişte olduğu gibi bugün de enflasyonun altında ezdirilmekle kalmadı, yüzdelik dilimlerle ücretli kölelik koşulları dayatıldı.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">AKP hükümetinin ve yandaş konfederasyonun yüzdelik zam aldatmacasının ve Sözde Toplu Sözleşme görüşmelerinin sonlandırmasını; TİS’i ekonomik krize, enflasyona, büyüme rakamlarına ve gerçekçi ülke koşullarına göre belirlenmesini istiyoruz. </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">AKP hükümetinin övgülerini ve desteğini alarak sendikacılık yapanların buçukluk zamlarla kamu emekçilerini tekrar satması utançtır ve sendikal tarihe kara bir leke olarak geçmiştir.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">Kamu emekçilerinin; 3600 ek gösterge talebine, vergi adaletsizliğine, zam talebine, kamu emekçilerinin ekonomik, mesleki, örgütsel ve sosyal haklarına çözüm getirilmelidir.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;"> Kamu emekçilerinin 2002 yılından bu yana karşı kaşıya kaldığı kayıplar yüzdelik zamlara göre değil taban aylığına gerçekçi enflasyon oranında iyileştirme yapılarak düzenlenmesini istiyoruz.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;">Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak; 2020-2021 yılları için açıklanan Sözde Toplu İş Sözleşme maaş zamlarıyla ilgili hükümlerini yeniden gözden geçirmeye ve zam oranlarının kamu çalışanlarının insanca yaşacakları şekilde yeniden belirlemeye çağırıyoruz.” </span></p><p style="text-align: justify;"><span style="color:#000000;"><strong>YÖNETİM KURULU ADINA TAMER ÖZLÜ (ŞUBE BAŞKANI)</strong></span></p><p style="text-align: center;"><span style="color:#000000;"><strong><img alt="ayder-turizm-logo-koksal-071-403.png" src="https://akcaabatinsesicom.teimg.com/akcaabatinsesi-com/d/other/ayder-turizm-logo-koksal-071-403.png" title="ayder-turizm-logo-koksal-071-403.png" /></strong></span></p><p style="text-align: justify;"> </p><p style="text-align: justify;"> </p>