Trabzonspor Tarihi Bir Genel Kurulu Geride Bıraktı. İbrahim Hacıosmanoğlu İpi Göğüsledi. Bu Ne Anlama Geliyor? Hacıosmanoğlu Neden Kazandı, Diğerleri Neden Kaybetti?
İşte Siz Bir Seçim Çözümlemesi.
NEDEN KAZANAMADILAR?
MUHARREM USTA
Kuşkusuz Ki Trabzonspor Olağanüstü Genel Kurulunda En Büyük Hayal Kırıklığına Uğrayan Kişi, Medikalpark’ın Genel Müdürü Muharrem Usta Oldu. En Yakın Rakibine Bin Civarında Fark Atmayı Hesap Eden Usta İçin, Özellikle 13 Ve 14. Sandıklar Tam Bir Şok Oldu.
Muharrem Usta Daha İlk Andan İtibaren Ekonomik Güç Ve Büyük Şirket Halkla İlişkiler Faaliyeti İle Seçimi Alacağını Düşündü. Trabzonspor’u Herhangi Bir Şirket Gibi Gördüğünü Açıkladı, Şu Anda Genel Müdürü Olduğu Ve Başarısında Payı Bulunan Medikalpark’ı Örnek Göstererek , Aynı Başarıyı Trabzonspor’a Getirebileceğini Söyledi.
Sürekli Olarak Paradan, Güçten, Küreselleşmeden, Dünya Kulübü Olmaktan Sözetti. Sürekli Olarak Borcu Anımsattı Ve Öyle Bir Tanımlama Yaptı Ki, Kulübü Bu Borçtan Ancak Kendisi Kurtarabilirdi.
Eğer Muharrem Usta Yoksa Her Şey Felakete Gidecekti, Trabzonspor Usta’ya Mecburdu.
Oysa Trabzonspor’u Bir Şirket Gibi Göstermek En Büyük Handikabı Oldu.
Kuşkusuz Ki Ortada Bir Trabzonspor A.Ş. Vardı. Ama Ondan Çok Daha Önemlisi Trabzonspor’u Vareden, Bugüne Getiren Ve Hala İnsanları Etkileyen Değerleriydi. Bu Değerleri Anlamadan, Bu Değerleri Yerli Yerine Oturtmadan, Sadece Şirket Yönetir Gibi Bir Kulüp Yönetme Anlayışı, Üyelerin Kafasında İticilik Yarattı. Buna ‘’Trabzonspor Usta’ya Mahkum’’ Sonucu Da Eklenince, Bu İtici Görüntü Bir Alerjiye Dönüştü.
Bence Usta’nın En Büyük Hatası, Etrafındaki Danışmanlarıydı. Bilim, İşletmecilik, Halkla İlişkiler Faaliyeti Önemlidir Tabi. Ama Bir De Yaşamın Kendisi Vardır, Gerçekler Vardır. Bir Şirketi Yönetirken Kullandığınız Yöntemler Çok Başarılı Olabilir, Ama Toplumsal Olaylarda Aynı Sonucu Beklemek, Sosyal Bilimleri Hafife Almaktır.
Usta’nın İkinci Zaafiyeti İse Siyasi İktidarla Olan Bağıydı. Herkes Biliyor Ki, Medikalpark Şirketler Grubu AKP İktidarı İle Çok İçli Dışlıdır. Hatta Başbakan Erdoğan’ın Eşi Emine Erdoğan’ın Bu Şirkette Önemli Düzeyde Hisseleri Olduğu, Bunları Da Usta’nın Yönettiği İddia Edilir.
Usta AKP’ye Yakın Görüntülü Silmek İçin, Sosyal Demokrat Kesimin Önemli İsimlerinden Avukat Sibel Suiçmaz İle MHP’li Yılmaz Odabaş, Ulusalcı Duruşuyla Bilinen Celil Hekimoğlu’na Listesinde Yer Verdi. Ama Bu Görüntüyü Silmeyi Başaramadı.
Şike Sürecinde Başbakan Erdoğan’ın Büyük Sorumluluğun Sözünü Bile Etmedi.
Bazen O Kadar Büyük Sözler Verdi Ki, Bazı Kesimler İçin İnandırıcılığını Yitirdi, Hayalperest Olarak Algılandı.
Trabzonspor’a Yeni Üye Olması, Fenerbahçe İle İlişkilerinin Speküle Edilmesi, Aday Olmasının Trabzospor’un ‘’Ele Geçirilmesi’’ Operasyonun Un Bir Parçası Olduğu İddiaları Da Seçmenin Kafasını Bulandırdı.
Bir Hata Vardı Ki, Affedilemezdi. Adaylığını Açıkladığı Basın Toplantısında; Trabzonspor’un Dayandığı Temel Değerleri Küçümseyen Bir İzlenim Verdi. ‘’Dört Büyük’’ Olma, ‘’Anadolu’nun Liderliğini Yapma’’ Gibi Büyük Emek Ve Savaşlarla Elde Edilen Değerlerin Artık Modasının Geçtiği Yaklaşımı, Taraftarın Kafasındaki Değerleri Yıkmak Anlamına Geliyordu. Çünkü Bugün Hala Bir Trabzonsporluluk Varsa, O Değerlerden Dolayı Vardı.
Belki Bunlara Başka Başlıklar Da Eklenebilir. Sözgelimi ‘’Paralı Aday’’ İmajı Etrafında Bir Adamcılık Zırhı Oluşmasına Yolaçtı. Halkla İlişkiler Faaliyetini Taraftar Üzerinde Yaptı, Oysa Oyu Üyeler Verecekti.
Herkes Onu Rakip Gördü Ve Yıpratıcı Bir Seçim Kampanyası Yaşadı.
Ve, Trabzonspor’da Alttan Alta Büyüyen Ve Siyasi İktidarı Sorumlu Gören Büyük Tepkiyi Farkedemedi.
İşte Bütün Bunlar, Muharrem Usta’nın Sonunu Getirdi.
METİN ATASOY
En Büyük Hatası, ‘’Derin Trabzon’’ Denilen Ve Eski Üyelerden Oluşan Yapının Desteğini Almanın Kendisi İçin Yeterli Olacağını Sanmasıydı. Doğrusu Bu Desteği De Sağlayamadı. Sandıkların Sadece Birinde Birinci Çıktı.
Eski Üyelerden Oluşan İlk Sandıklarda İlk İkiye Oynadı, Ama Sandık Numarası Arttıkça, Yani Üye Profili Gençleştikçe Ve Yenileştikçe Destek Azaldı, Hatta En Aza İndi.
Artık Kulübün Yazgısına Karar Veren Genç Ve Yeni Üyelere Yönelik Hemen Hiçbir Heyecanlandırıcı Mesaj Yoktu.
Başarılı Bir Seçim Kampanyası İzleyemedi. Mesajlarını Vurucu Ve Akılda Kalacak Biçimde Veremedi. Ne Usta Gibi Ayrıntılı Ve Projeci Çalışabildi, Ne De Hacıosmanoğlu Gibi Basit Ve Üye Çoğunluğunun Hislerine Tercüman Olan Bir Yaklaşım Ortaya Koyabildi.
Tek Rakip Olarak Muharrem Usta’yı Gördü.
Temsil Ettiği Değerlere Yakın Olan Hakan Kulaçoğlu İle Bir İttifak Yapabilseydi, Bu Sinerji İle Seçimi Alabilirdi.
HAKAN KULAÇOĞLU VE EMRE AKSOY
Eğer Ortam Bir Forum Olsaydı, En Etkili Söylemlere Sahip Kişi Kulaçoğlu Olurdu. Ama En Güzel Konuşma En İyi Başarıyı Getirmiyor.
Bir Kere Kulaçoğlu’nun Gündeme Getirip Seslendirdiği Önemli Değerler Vurgusu, Üyelerin Kaçı İçin Geçerliydi? Herkes İçin Geçerli Olsa Da, Vaadlerini Yerine Getirmek İçin Yeterince Bir Güven Verebiliyor Muydu?
Bu Sorulara Olumlu Yanıtlar Vermek Çok Zor.
Özellikle Usta’yı Hedef Alması Ve Sürekli Olarak Trabzonsporluğunu Sorgulaması Yanlıştı.
Evet Kulaçoğlu Hep Bu Camianın İçinde Yeraldı Ve Saygıdeğer Bir İnsandı Ama, Bu Büyük Sorumluluğu Kendisine Verecek Ağırlığı Zihinlerde Yaratamadı.
Ekibini Değerli Ama Deneyimsiz İnsanlardan Kurması Büyük Handikaptı. Dengeleri Yeterince Önemsemedi. Ekibinin De Kendisi İle Denetim Kazanacağını Söylemesi Büyük Hataydı.
EMRE AKSOY
Kampanyaya Herkesten Önce Başladı. Büyük Bir Medya Kampanyası Yaptı. Kentin Her Yanına Afişlerini Astı.
Tanınırlığı Çok Azdı. Birçok İnsan Bu Medya Kampanyası İle Kendisini Tanıdı.
Bir Ekip Çalışması Oluşturamadı.
Sanki Başkanlıktan Çok Tanıtımı Amaçlıyordu.
Bir Renk Oldu. Trabzonspor Mutlaka Kendisinden Yararlanmalı.
HACIOSMANOĞLU NEDEN KAZANDI
Belirli Geçmişi Olan Bire Kişi. Kabadayı Gibi Görünse De, Sakinliğini Koruyabilen, Bağırarak Değil Ses Tonuyla Karşısındaki Üzerinde Bir Otorite Oluşturan Yapısı Var.
Trabzonspor’da Daha Önce De Görev Aldı.
Çizgisi Hiç Değişmedi. Her Dönemde İstikrarlı Bir Duruşu Vardı.
Trabzonspor’a Karşı Yapılan Haksızlıklarda, Bir Yönetici Gibi Sesini Yükseltti, Tepki Koyabildi. Özellikle Şampiyonluğun Çalınmasında Siyasetin Ve İktidarın Rolüne Karşı Yönetim Sessiz Kalırken, O Belki De Tek Konuşandı.
Karmaşık, İşletmeciliğe Bulaşmış Halkla İlişkiler Faaliyeti İle Değil, Yürekten, Özellikle Yeni-Genç Üyelerin Beklenti Ve Profiline Seslenen Bir Üslup Kullandı. Basit, Anlaşılır Bir Dil!
Trabzonspor Camiasında, Gerek Kulübe Yönelik Siyasi Operasyonlarda, Gerekse Şike Sürecindeki Büyük Haksızlık Ve Adaletsizlikler İle İçten İçe Büyüyen Öfkeyi Çok İyi Değerlendirdi.
Hacıosmanoğlu Neden Kazandı Sorusunun En Çarpıcı Yanıtı, Genel Kurul Salonun Kazanacağı Anlaşıldığında Atılan Sloganlardı: ‘’Trabzon Bizimdir Bizim Kalacak’’.. ’’Siyaset Trabzon’dan Elini Çek’’
Belli Ki Bu Sloganların Hedefi AKP İktidarı Ve Başbakan İle Trabzonspor’u Ele Geçireceği Düşünülen Büyük Sermaye Ve Onun Arkasındaki Karmaşık Çıkar İlişkileriydi. Destek Veren Üyeler, Trabzonspor’u Birilerinden Korumak İstiyordu!
Hacıosmanoğlu, Derinden Giderek, Geçmişte Kurduğu İlişkilerle Özellikle Genç Ve Yeni Adayların Beklentilerini Birleştiren Bir Çizgi Ortaya Koydu.
Herkes Posta Koyabilirdi, Ama Hiçbirininki Hacıosmanoğlu’nunki Kadar İnandırıcı Olamazdı.
‘’Bu Adamlarla Ve Güçlerle Uğraşmak İçin Ancak Korkusuz, Biraz Da Deli Ruhlu Birine İhtiyaç Var’’ Söylemi, Kendini Hacıosmanoğlu’nda Buldu.,
Seçimde Kullanılan Oylara Bakıldığında, Sandık Numaraları Arttıkça Hacıosmanoğlu’nun Desteğinin Büyümesi, Son İki Sandıkta İse Artık Çığa Dönüşmesi, Trabzonspor’daki Çığlığın Bir Yansıması Gibiydi.
En Büyük Avantajı İse, Hemen Hiçbir Adayın Kendisine Karşı Ciddi Bir Kampanya Yürütmemiş Olmasıydı.
SONUÇ
Trabzonspor’da Bu Kadar Parçalı Bir Yapı Olması, Gelecek Açısından Hoş Değil.
Çünkü Seçimi Kazanan Hacıosmanoğlu, Toplam Geçerli Oyların Ancak Yüzde 35.2’sini Aldı.
Bunun Gösterdiği Şey Çok Açık; Hacıosmanoğlu, Bütün Aday, Grup Ve Trabzonspor’un Değerleriyle Yeni Ve Sürekli Bir Diyalog Kurmalıdır.
Trabzonspor, Dışarıdan Yönlendirmelere Ve Haksızlıklara Karşı Büyük Bir Tepki Ortaya Koymuştur. Seçmenin Yüzde 66.6’sı ‘’Bağımsız’’ Bir Trabzonspor İstediğini Net Biçimde İfade Etmiştir.
Ve Sayın Bakanlar, Faruk Özak Ve Erdoğan Bayraktar, Artık Bırakın Bu Müdahale İşlerini.. Bu Sonuç Size De Bir Şeyler Söylüyor Herhalde!
Yanlış, Eksik, Hatalara Karşın; Muharrem Usta Da, Metin Atasoy Da, Prof. Dr. Hakan Kulaçoğlu Da, Emre Aksoy Da Bir Değerdir. Hepsi Ve Herkes Kucaklaştığında Gerçek Başarı Gelecektir.
Ahmet Şefik Mollamehmetoğlu
