İYİ Parti Seçim Beyannamesini Açıkladı

İYİ Parti Ankara'da, 138 Sayfalık Seçim Beyannamesini Açıkladı. Beyannameyi Açıklamak İçin Kürsüye Çıkan Akşener Vaatlerini Açıklarken "Kamunun Bütçesiyle Belli Bir Kesimin Borazanlığını Yapan TRT'yi Satacağız" Dedi. Bu Sözler Salondan Büyük Alkış Aldı. Bir İlkin Gerçekleştiği Toplantıda  “Milletin Beyannamesini Millete Açıklayacağım” Diyen Akşener,  Protokol Koltuklarının Vatandaşlara Verilmesi Talimatını Verdi.

Salonda “İYİ'ler Mutlaka Kazanır”, “Cumhurbaşkanı Akşener”, “Akşener Cumhurbaşkanı Hep Beraber, 81 Milyon Kendine Güven, Bize Güven, Türkiye'ye Güven” “Yüzünü Güneşe Dön Türkiye, ‘Güneş Doğdu Ampul Söndü', ‘Vallahi Tamam Bıktık' Pankartları Açıldı.

TÜRK BAYRAĞI VE KARDAK

Milletvekili Adaylarının Sandalyelerine Türk Bayrakları Konuldu. Barkovizyonda Akşener'in Hayatına İlişkin Kısa Film Gösterildi Ve Mitinglerinden Kesitlere Yer Verildi. Kardak Kahramanı Emekli Deniz Kurmay Ali Türkşen Salona Girdiğinde Büyük Alkış Ve Tezahüratla Karşılandı.

404 Maddeden Oluşan Beyannameye Göre, GATA'nın Yanı Sıra Kuleli Başta Olmak Üzere Tüm Askeri Okullar Yeniden Açılacak. TRT Satılarak Özelleştirilecek. Eğitim Sistemi Değişecek, Hedef PISA Sıralamasında İlk 20, Dünyadaki 100 Üniversite Arasında Da İlk 5 Olacak. Okul Öncesi Eğitime Önem Verilecek. Eğitim 24 Aylıkken Başlayacak. Kamu Görevlilerine 9. Dereceden Başlayarak Ek Gösterge Verilecek. Muhtarlar İçin Belediyelerde Özel Bütçe Yapılacak.

BÜYÜK JEST…

Genel Başkan Meral Akşener “Milletin Beyannamesini Millete Açıklayacağım” Diyerek Protokol Koltuklarının Vatandaşlara Verilmesi Talimatını Verdi. Tribünde Oturan Vatandaşlar Milletvekilleri İçin Ayrılan Sandalyelere Geçti.

AKŞENER ‘CUMHURBŞAKANI’ OLARAK ANONS EDİLDİ

Partililerin Alkışları Eşliğinde Salona Gelen Meral Akşener Kürsüye ‘Cumhurbaşkanımız’ Denilerek Çağrıldı. Kürsüye Çıktıktan Sonra Salondan Uzunca Süre ‘Cumhurbaşkanı Maral Akşener’ Tezahüratları Yapıldı. Akşener Konuşmasına Salona Gecikmesinden Dolayı Özür Dilerek Başladı. Akşener Gecikmesinin Nedenin Samsun’dan Ankara’ya Gelen İYİ Parti Konvoyunda Yaşanan Kaza Olduğunu İfade Ederek Kaza Geçirenlere Acil Şifalar Diledi.

Ankara Spor Salonu’nda Partisinin “Milletimizle Sözleşme” Adını Taşıyan Seçim Beyannamesini Açıklayan Akşener, Beyannamede; Ekonomi Politikalarından Eğitime, TRT'nin Özelleştirilmesinde, Hayvan Haklarına Ve Passolig’in Kaldırılmasına Kadar Birçok Başlık Dikkat Çekti.

404 Maddeden Oluşan Beyannameye Göre, GATA’nın Yanı Sıra Kuleli Başta Olmak Üzere Tüm Askeri Okullar Yeniden Açılacak. TRT Satılarak Özelleştirilecek. Eğitim Sistemi Değişecek, Okul Öncesi Eğitime Önem Verilecek. Eğitim 24 Aylıkken Başlayacak. Muhtarlar İçin Belediyelerde Özel Bütçe Yapılacak.

“FETÖ'nün Siyasi Bağlantılarını Ortaya Çıkartıp, Yargıya Teslim Edeceğiz” Diyen Akşener, “Suçların Önlenmesine Dair Kanunu” Çıkaracaklarını İfade Etti.

Beyannameyi Açıklamak İçin Kürsüye Çıkan Akşener, “Kamunun Bütçesiyle Belli Bir Kesimin Borazanlığını Yapan TRT’yi Satacağız” Diye Belirtti.

Akşener’in Konuşmasından Satır Başları

Bugün Burada, Sizlerin Huzurunda Dünyanın En Güzel Ülkesi Olan Türkiye'ye, Rahat Bir Nefes Aldıracak Her Bir İnsanımıza Umut Veren, Ülkemizdeki Mevcut, Boğucu, Bunaltıcı İklimi Değiştirip, Her Birimize “İyi Ki Bu Bizim Ülkemiz” Dedirtecek, Bakış Açısını, Anlayışı, İş Ve Kararları İçeren, Yol Haritamızı Paylaşacağım. Biz, Yol Haritamızın Adını “Milletimizle Sözleşme” Koyduk.

Dünyanın En Büyük Milletinin Yaşadığı Türkiye'yi, Yönetme Anlayışımızı Özetleyen Bir İsim Olsun İstedik. Çünkü Özünde, Devlet, Milletle Yapılan Bir Sözleşmedir. 81 Milyonun Türkiye'si İçin,

Devlete Olduğu Gibi İnsana, Kurumlara, Proje Kavramına, Çevre Ve Doğaya Farklı Bir Açıdan Bakıyoruz.

Biliyoruz Ki, Yeni Dünyanın Gerçeklerine,  Eski Dünyanın Fikirleriyle Bakılamaz. Biz, “Milletimizle Sözleşmemizi Hazırlarken, Devletle İnsan Arasındaki Uçurumu Kapatacak, Bir Metin Ortaya Koymakta Kararlıydık.

Toplumda Birlik, Ekonomide Güven, Yönetimde Liyakat Olmazsa Olmazımız Dedik.

İnsanımıza Ve Sahip Olduğu Değerlere Güvendik. Kadınlarımıza Güvendik. Tıpkı Yola Çıktığımız İlk Günkü Gibi, Kadınlarımızın Yaşadıklarına, Düşündüklerine Önem Verdik. Gençlerimizin Taleplerine, İhtiyaçlarına Kulak Verdik. Erkeklerimizin Sıkıntılarını, Meselelerini Dikkate Aldık. Büyüklerimizin, Emeklilerimizin Dertlerine Öncelik Verdik.

Çalışanlarımızın Sorunlarına, Çalışmayanlarımızın, İşsizlerimizin Duygularına Cevap Verelim İstedik. Şartlar Ağır, İnsanlarımız Umutsuzdu. Dağların Demirini Eriterek Yol Bulan,

Demirci Gibi Olmamız Lazımdı. Başardık. Hep Söylediğim Gibi, Milletimizin Rahat Bir Nefes Alması İçin Bir Sözleşme Hazırladık. Biz Tıpkı Atalarımız Gibi, Bir Devleti Yönetirken İlkelerin Esas Olması Gerektiğine İnanıyoruz.

1 Nisan 2018'de, 1 İnci Olağanüstü Kurultayımızda On Binlerce Katılımcının Önünde Açıkladığımız İlkeleri Hayata Geçirmeye Kararlıyız.

Neydi O İlkeler?

1.Hiç Kimse Milletten Büyük Değildir.

2.Adalet Herkes İçindir Ve Hukuk Kurumları Hepimize Eşit Mesafededir.

3.Cumhuriyet Ve Demokrasi Tek Kişinin Eline Bırakılamayacak Kadar Değerlidir. O Değeri Taşıyacak Olan Da, Demokratik Parlamenter Sistemdir.

4.Ülkenin Tüm Kaynakları Irk, Din, Mezhep, Dil, Cinsiyet, Politika Ayrımı Yapılmaksızın Herkese Eşit Dağıtılmalıdır.

5.Güçsüz Ve Korunmaya Muhtaç İnsanlarımız Kayıtsız Şartsız Devletin Koruması Ve Sorumluluğu Altındadır.

6.İnsanın İyiliğini Ve Devletin Güvenliğini Önde Tutmayan, Hiçbir Plan Ve Projenin Altına İmza Atılamaz.

7.Ahlâki Değerlere, Bilimsel Düşünceye Ve Sorumluluk Duygusuna Bağlı Bireylerin Varlığı Toplumumuzun Temel Değeridir.

8.İnanç Özgürlüğü, İfade Özgürlüğü Ve Teşebbüs Özgürlüğü Anayasal Güvence Altındadır.

Bu İlkelerden Hareketle;

Yıpranan, Millete Hizmet Amacını Yitirmiş Belirli Yapılara Hapsedilmiş Devleti Yeniden Yapılandırarak, Tedavi Ederek Asıl İşlevini Geri Kazandırıyoruz. Devletin En Önemli Hedefi, İnsanın Güven Ve Refah İçerisinde Yaşamasını Sağlamaktır. Devletin En Önemli Görevi İnsanı Korkutmak, Tedirgin Etmek Olamaz. Eğer Öyle İse, Birçok Şey Yanlış Gidiyor Demektir.

Devletin Görevi, İnsanın Evinde Mutlu, Yatağında Huzurlu, İşinde, Sokakta, Okulda Güven İçerisinde Yaşamasını Sağlamaktır. Bir Ülkede, Anne Ve Baba Çocuğunun Geleceğinden Endişe Ederse O Ülkede Devlet İşini Yapmıyor Demektir. O Ülkede Yaşayanlar, Devletinin Adaletinden Şüphe Ediyor Herkese Farklı Davranıldığına İnanıyorsa Devlet Büyük Yara Almış Demektir. Devletin Kuruluş Amacı, Devleti Yönetenleri Değil, Kendi Milletinden Başlayarak Çevresinin Güven Ve Refah İçerisinde Yaşamasını Temin Etmektir.

ZULMÜ YIKIP ADALETİ LİYAKATİ GETİRECEĞİZ

Tüm Bir Medeniyet Yolculuğu İnsanı Mutlu Etmek İçindir. Tarih Boyunca İnsanı Merkezine Alan Çok Az Sayıda Medeniyet İddiası Olmuştur. Bizler, Böyle Bir İddianın Mirasçılarıyız. Bulunduğumuz Her Yerde Zulmü Yıkıp Adaleti Ve Liyakati, Cehaleti Yıkıp Bilgiyi, Fitneyi Yıkıp Huzuru Ve Kardeşliği, Kapışarak Bölüşmeyi Yıkıp Adil Biçimde Bölüşmeyi İlke Edinmiş Bir Medeniyet Anlayışının Temsilcileriyiz.

Bizler, Kopardığı Üzümün Parasını Asmanın Dalına Asan, Komşusu Açken Evinde Rahat Uyumayan, Ülkesi İçin Alyanslarını Satan Bir Medeniyetin Kendisiyiz. Bizi Diğer Milletler Önünde Üstün Kılan Hasletlerimizi Yeniden Hatırlamak, Hatırlatmak Zorundayız.

Topraklarımız Bir Uçtan Bir Uca Kardeşçe Yaşamanın Adresidir. Tarih, Bizden Başka Bir “Bin Yıllık Kardeşliğe” Şahitlik Etmemiştir. Yürüyüp Geldiğimiz O Asırlar Boyunca. Elbette Sıkıntılara Düştük, Acılar Çektik, Dar Ve Zor Zamanlar Yaşadık. Ancak, Her Seferinde Bunları Aştık. İyi Olmak, Doğru Olanı, Adil Olanı Aramak Hep Yolumuz Oldu.

MİLLETİN YÜZDE 80’İ MUTSUZ

Yüzlerce Yıl Öncesinden; “Kapınıza Gelenin Adını, Dinini Sormayın Önüne Çorbasını Koyun“ Diyen De “Kim Olursan Ol Yine Gel” Diyen De Bu Topraklara Adını Yazdı. İşte Bu, “Merkezine İnsanı Alan” Medeniyet Yoludur. Biz Millet Olarak Ayak Bastığımız Her Yerde Esareti, Zulmü Ve Haksızlığı Hiçbir Koşulda Kabul Etmedik. Bugün De Etmiyoruz.

Bugün Geldiğimiz Nokta Bizim Medeniyetimizin, Bizim Milletimizin Hak Ettiği Nokta Değildir. Bugün Bulunduğumuz Durum Milletimizin Tarih Boyunca İtiraz Ettiği Durumdur. Yorgun, Bıkkın, Mutsuz Ve Umutsuz İnsan Sayısı Yüzde 80'lerin Üzerindedir. Oysa Devletimiz De, Milletimiz De Sadece Kendi Güçleri, Kendi Kazançlarıyla Meşgul Bu Hoyrat Yönetimi Hak Etmiyor.

Büyük Milletlerin Tarihi Hiçbir Zaman Bir Kopuş Yaşamaz. Her Zaman Bir Süreklilik İçerisinde İlerler. Selçukludan Osmanlı'ya, Osmanlı'dan, Cumhuriyete, Birbirlerine Kenetlenen Bir Medeniyet Olduğumuzu, Hiçbir Zaman Unutmamalıyız, Unutamayız.

SORUNLU DEVLET YERİNİ SORUMLU DEVLETE BIRAKACAK

Bizler, Bu Sözleşmeyi Hazırlarken, Bizi Biz Yapan Değerlerimizi İnsanlığa Örnek Olmamızı Sağlayan Kültürümüzü, Devlete Ve İnsana Bakışımızdaki, Vicdanlı Geleneğimizi Yeniden Hatırlatmak İstedik. 81 Milyon İnsanımızın Her Biri İçin Devlet, Korkunun, Baskının Bir Aygıtı Gibi Görünmesin, Güven Duyulan Bir Yapı Olarak İnsanlara, Huzur Versin İstiyoruz. Her Gün Ama Her Gün Kriz Çıkaran “Sorunlu Devlet” Yerini, “Sorumlu Devlete Bırakmalıdır. Refahın, Huzurun Yolunun Artık Bu Anlayıştan Geçtiğine İnanıyoruz.

81 Milyonun Türkiye'si; İçerisinde Hiçbir Ayrıcalık, Ayrılık, Eşitsizlik Taşımayan. Herkesi Birleştiren, Beraberlik Ve Benzerlikleri Büyüten Kapsayıcı Bir Yönetim Anlayışıyla Yönetilsin İstiyoruz. Türkiye İnsan, Doğa, Kültür Ve Bunların Birbirleriyle İlişkileri Açısından Dünyanın En Zengin Ülkelerinden Biridir. Sadece Biz Böyle Olduğuna İnandığımız İçin Değil. Kanıtlar Böyle Olduğu İçin Ülkemizin Potansiyelini Açığa Çıkarmanın Bir Yolu Var Diyoruz. O Yol Da; Devletle İnsan Arasındaki Uçurumu, İnsanımıza Ve Sahip Olduğu Değerlere Güvenerek Kapatmaktır.

DÜNYA YENİ BİR ÇAĞA GİRDİ

Dünya Yepyeni Bir Çağa Girdi.  Bu Çağ, Kendisinden Önceki Tüm Çağlardan Kopuk, Farklı, Yeni Bir Sistemler Bütünü Getirmiştir. Bu Yeni Çağda, Yeni Teknolojilerle, Dijital Gelişmelerle Uyum Sağlayacak İnsanlar, Devletler Ve Sistemler Ayakta Kalacak. 21. Yüzyılı Kendi Gerçekleri İçerisinde Analiz Ederek. Çözümler Hazırlayabilecek Zihin Ve Beceriye Sahip Yönetimler, Hayati Önem Taşımaktadır.

Bu Yeni Dünyada En Önemli Hassasiyetler; Ülkelerin, Öncelikle Kendi Bekalarını Güvenceye Alması. İnsana Dair Değerlere Ve İhtiyaçlara Odaklı. Her Karar Sürecinde Önceliği İnsana, İnsanın Ne Hissettiğine Veren Anlayışı Hayata Geçirebilme Yaklaşımı Olmalıdır. Devlet Ve Millet, Ülke Ve İnsan Birlikte Gelişebilir, Asla Biri Diğerinin Aleyhine Gelişemez. Türkiye, Sahip Olduğu Binlerce Yıllık Geleneğe Ve Değerlere Sıkı Sıkıya Tutunarak, Geleceğin En Büyük Gücü Olmalıdır Ve Sizlere Söz Veriyorum Öyle De Olacaktır.

21. Yüzyılın Başlangıç Safhası Olan İçinde Bulunduğumuz Zamanda Ülkeyi Yönetenler Hırsları Ve İhtiraslarıyla Milletimizi Ateşe Atan Sorumsuz Politikalarla Değil Akılcı, Devleti Büyüten Politikalarla Konum Almalıdır. Akılcı Politika Sadece Rakamlar Demek Değildir Aynı Zamanda, Toplumu Oluşturan İnsanların Hissiyatını Da İçermelidir.

AĞA DA YOK PAŞA DA YOK REİS DE YOK

Ülkemizin Kaderi, Kendisini Yenilemeyen Gücü, Sımsıkı Elinde Tutan Bir Zihniyete Asla Ve Asla Terk Edilemez. Egemenliği Yeniden Millete Verecek Olan Parlamenter Sisteme Dönüş Hedefimizi Gerçekleştireceğiz.

Cumhuriyet Ve Demokrasinin Tüm Uygulamaları Türkiye Cumhuriyeti Nüfus Cüzdanı Taşıyan Herkese Eşit Biçimde Sağlanacaktır. Ne Dedik? Devletimize Nüfus Cüzdanıyla Bağlı Olan Herkes Devletimizin Karşısında Eşit Olmalıdır. Taşıdığımız Kimlik Belgelerimiz Dışında, Ağa Da Yoktur, Paşa Da Yoktur, Reis De Yoktur! Türkiye Cumhuriyeti Nüfus Cüzdanımızı Taşıyan Herkes Bireysel Nitelikleri Ne Olursa Olsun Bu Devletin Tapusunu Cebinde Taşıyor Demektir. O Tapuda Herkese Düşen Pay Bir Milim Fark Etmeden Aynıdır. Bizim Yönetim Anlayışımız Açık Ve Net Olarak Böyledir. Bizleri Yapay Şekilde Birbirimizden Ayıran, Ayrıştıran Her Anlayışı Kötü Ve Art Niyetli Buluruz.

ADALETE GÜVEN TEMELDEN SARSILDI

Milletimiz, Yeni Dünyaya Hazırlanmak Yerine Maalesef, Her Alanda Yönetim Boşluğunun Sorunlarıyla Boğulmaktadır. Milletimizin, Adalet Mekanizmasına Olan Güveni Temelden Sarsıldı. Ülkesini Adil Bir Biçimde Yönetemeyen Yöneticiler Sadece Ve Sadece Barbarlık Çağından Kalmış Kişilerdir. Toplumumuz, “Bizim Gibi Düşünenler” Ve “Bizim Gibi Düşünmeyenler” Olarak Kamplara Bölünmüş, Bütünleşme Fikrinden Koparılmış, “Barış”, “Huzur”, “Can Güvenliği” Gibi, Her İnsanımız İçin Elzem Olması Gereken Durumları Kaybetmiştir.

Eğitim Sistemimiz, 21. Yüzyılı Yakalamak Bir Yana, Geçtiğimiz Yüzyılın Bile Gerisine Düşmüş. Gençlerimiz Ve Çocuklarımız, Dünyanın En Başarılı Kesimi Olma Niteliklerine Sahipken Çağdaş Ülkelerden Koparak, Geri Kalmış Ülkelerle Aynı Öbekte Yer Almaktadır. Ülkemizin Kurucusu, Liderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün, Hayal Ettiği, Hedef Koyduğu Durum Bu Değildir. Bırakın Muasır Medeniyetin Ötesine Geçmeyi Muasır Medeniyetten Kopmak Üzereyiz.

EKONOMİ MÜTEAHHİT EKONOMİSİNE ÇEVRİLDİ

Toplumumuz, Şiddet, Taciz, Tecavüz, Bireysel Silahlanma Ve Her Türlü Edepsizlikle Karşı Karşıya Tedirgin Yaşamaktadır. Dış Alıma Endeksli, Denetimsiz Gıdalarla Toplum Sağlığı Tehlikededir. Ekonomimiz Müteahhit Ekonomisine Çevrilmiş, Sanayi, Tarım Ve Yatırımlar Milli Olmaktan Uzaklaşmıştır.  Bu, Bozuk, Öngörüsüz Ve Ben Merkezli Anlayışın Sonucunda, Çiftçi Yoksul, Gençler En Verimli Çağlarında İşsizdirler.

İLK İŞ OHAL’İ KALDIRACAĞIZ

İYİ Parti Olarak Bizler; Ülkemizin 81 İlinde 81 Milyon İnsanımızın KKTC'de Yaşayan Kardeşlerimizin Ekmeği İçin Vatanından Uzakta Yaşayan Tüm Vatandaşlarımızın Rahat Bir Nefes Alması İçin, Huzurlu Ve Mutlu Bir Ülkede Birbirlerine Güvenerek Yaşamak İsteyen Tüm İnsanlarımız İçin Varız. Demokrasi Ve Toplumsal Uzlaşı Çerçevesinde, Temel Hak Ve Özgürlükler Alanında, Olağanüstü Hal Uygulamasına, Göreve Geldiğimiz An İtibariyle Derhal Son Vereceğiz. Devletin İdari Yapısı Ve Faaliyetlerinde,  Hukukun Üstünlüğünü Yeniden Tesis Edeceğiz. Geniş Bir Toplumsal Uzlaşıyla Hazırlamayı Amaçladığımız Yeni Anayasada Bireysel Hak Ve Hürriyetleri Çok Güçlü Bir Şekilde Teminat Altına Alacağız.

TRT’Yİ SATACAĞIZ

Yanlış Politikalarla, İktidarın Güdümüne Girmiş Olan Medya Aracılığıyla, Size Tek Taraflı, Yanlış Ve Eksik Bilgiler Veriyorlar. Bu Anlayışı Temelden Değiştiriyoruz. Milletinden Korkan Bir Devlet Olabilir Mi?

Bunu Şiddetle Reddediyoruz. Sizlerin Doğru Ve Tarafsız Şekilde Bilgilendirilmeniz İçin Medya Alanında Önemli Düzenlemeler Getiriyoruz. Devletin, Tüm Basın Ve Yayın Kuruluşlarına Eşit Mesafede Durmasını Sağlayacağız. Sermaye Gruplarından Bağımsız Haber Kuruluşlarının Önünü Açarak Sektörde Tarafsızlık Ve Çok Sesliliği Teşvik Edeceğiz. RTÜK'ü Siyasi Etkilerden Arındırarak, Asli Görevlerine Odaklanmasını Sağlayacağız. Kamunun Ödediği Vergilerle, Belirli Bir Kesimin Borazanlığını Yapmaktan Başka Bir İşlevi Kalmamış Olan TRT'yi Satacağız.

İNTERNETİ ÖZGÜRLEŞTİRECEĞİZ

Şiddet Bir Eğlenme Aracı Değildir. Şiddetin Toplum İçinde Azaltılması Politikası Çerçevesinde Geleneksel Ve Sosyal Medyada Başta Kadın Ve Çocuğa Yönelik Olmak Üzere, Her Türden Şiddeti Normalleştiren Ve Meşrulaştıran Yayın Ve Mesajları Oluşturan Ve Yayanlara Karşı İdari Ve Cezai Yaptırımlar Uygulayacağız. Toplumun, Sosyal Medyada İfade Özgürlüğünü Garanti Altına Almak Bilgiye Erişimini Kolaylaştırmak İçin, İnterneti Özgürleştiriyoruz.

670-655.gif123456---kopya-20180530184851.png

Editör: TE Bilisim