Eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar “Kentsel Dönüşüm Olmazsa Olmaz”

İnşaat Teknolojileri Ve Mühendislik Zirvesi Yapıldı.

Mühendisler Vakfı, Vatan Eğitim Teknoloji Vakfı Ve İstanbul Aydın Üniversitesi, İşbirliğiyle Düzenlenen İnşaat Teknolojileri Ve Mühendislik Zirvesi, 29 Mart 2018 Tarihinde Clarion Hotel Golden Horn İstanbul’da Özel Sektör, STK Ve Akademik Çevreden 250’yi Aşkın Kişinin Katılımıyla Gerçekleştirildi.

Türk Mühendisliğinin Dünyada Hak Ettiği Yeri Almasını Hedefleyen, Küresel Rekabette Fark Oluşturmak İsteyen Kurum Ve Kuruluşların Katıldığı Zirvenin Açılış Konuşmasını Yapan Mühendislik Vakfı Başkanı Yusuf Erkoç, Türkiye’nin Ve İstanbul’un Dünyanın En Önemli Lokasyonlarından Olduğuna Dikkat Çekerek, Şu An Dünyada Yatırım Büyüklüğü Açısından Yapımı Süren 11 Önemli Projeden, 3. Havalimanı, 3. Boğaz Köprüsü, Marmaray Ve Osmangazi Köprüsü Gibi 4 Büyük Projenin İstanbul’da Olduğunu Belirterek Şunları Söyledi. “Napolyon Dünyada Tek Devlet Olsaydı İstanbul O Devletin Başkenti Olurdu Sözünü Hatırlatmak İsterim. İstanbul Lokasyon, İnovasyon Ve Girişimcilik Açısından Öyle Bir Şehir Ki Dünyada Bir Benzeri Daha Yok. 55 Ülkeye 3 Saatte Ulaşılabilen Bir Şehir İstanbul. Biz De Vakıf Olarak İnşaat Sektörü İle Akademinin İşbirliğine Aracılık Ederek Türk Mühendisliğinin Dünyada Hak Ettiği Yeri Alması İçin Gerekli Çağdaş Ve Yenilikçi Çözüm Önerileri Getirmek Amacıyla Bu Zirveyi Düzenledik. Ülkemize Ve Ekonomimize Hayırlı Olsun”.

g-(1)-001.jpg

İnşaat Sektörünün Türkiye’nin Petrolü Olduğunu Vurgulayan Vatan Eğitim Ve Teknoloji Vakfı Başkanı Dr. Erdoğan Bayraktar “Türkiye Olarak İnşaatçılığı Ve Müteahhitliği Çok İyi Biliyoruz. En İyi Bildiğimiz İşi Geliştirmeliyiz. İnşaat Teknolojilerindeki Gelişmeleri Verimli Değerlendirmeliyiz. Kentsel Dönüşüm Sadece Deprem Riski Taşıyan Evlerin Yenilenmesi Değildir. Modern Yaşamın İhtiyacı Sosyal Donatılar, Parklar, Bahçeler, Okullar, Sağlık Ocakları, Dinlenme Tesislerinin Bulunduğu Sağlıklı Ve Güvenli Yaşam Merkezleri Yapılmalı. Gelişmiş Ülkelerin Son İnşaat Teknolojileri Türkiye’ye Getirilmeli. Buna Bağlı Olarak Yüzde 100 Know-How’ı Ve Hammaddesi Bize Ait Daha Kaliteli, İleri Teknolojiye Sahip Ve Daha Az Maliyetli İnşaat Malzemelerini Üreterek Hem Lokalde Kullanmalıyız Hem De İhraç Etmeliyiz”. Mimarlık Ve İnşaat Mühendisliğindeki Dünya Çapında Çalışmaları Olan Müşavirlik Firmalarımızın Da Devlet Tarafından Desteklenmesi Gerektiğini Belirten Bayraktar, “Yurtdışında Oyun Kurucu Olarak Projeler Üretmek, Projelerin Şartnamelerini, Sözleşmelerini Ve Mahal Listelerini, Kullanılacak Malzemeleri De Derz Ederek Sürdürülebilir Yeni Projeler Üreterek İhracatımızı Ve Türkiye’ye Döviz Girdisini Arttırmalıyız. Ülkemizde İleri Teknolojileri Kullanan Müteahhitleri, İnşaat Malzemesi Üreticilerini Projecileri, Mimar Ve Mühendisleri Bir Araya Getirerek Sağladığımız Sinerjiyle Türk Mühendisliğinin Dünya Çapında Hak Ettiği İtibarı Ve Başarıyı Yakalayacağına İnanıyorum” Dedi.

g-(5).jpg

Toplumsal Ve Kültürel Kimliğimizden Kopmadan Dünyayla Entegre Olmalıyız Diyen İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Mustafa Aydın, “Türkiye’nin Teknolojik Gelişmelerden Ve Endüstri 4.0 Sürecinden Geri Kalmamalı. Ve Bu Gelişim Sürecini Toplumsal Ve Kültürel Temellerimizin Üstüne Bina Etmeliyiz. Aksi Halde Çağın En Önemli Tehlikesi Kimliksizleşme Tuzağına Düşebiliriz. Bu Tür Zirvelerin Düzenlenmesi Bu Nedenle Çok Etkili. Bilginin Ürüne Dönüştürülerek Ekonomiye Katma Değer Sağlaması İçin Üniversite Olarak Üzerimize Düşeni Maksimum Düzeyde Yapmaya Hazırız” Dedi.

g-(4)-001.jpg

Dernek Olarak 2018’i Depreme Karşı Seferberlik Ve Yaşanası Pilot Şehirler Yılı Olarak İlan Ettiklerini Vurgulayan İstanbul İnşaatçılar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, “1999 Depreminin Üzerinden 18 Yıl Geçti. Deprem Riskine Karşı Kentsel Dönüşüme Büyük Önem Verilmesine Rağmen Önümüzde Halen 5,5 Milyon Riskli Konut Var. Ve Bu Hızla Bu Tabut Konutlardan Kurtulmak İçin 50 Yıl Daha Gerekli. Depremin Bizi 50 Yıl Daha Beklemeyeceği Kesin. Tarım Arazisi Ve Su Havzası Olmayan, Heyelan Bölgesinde Ve Göç Yollarında Bulunmayan, Fay Hattı Üzerinde Olmayan, Ekolojik Dengeyi Bozmayan, Doğal Sit Alanında Bulunmayan, Kamulaştırma Bedeli Olmayan Büyük Şehirlere 30-60 Km Mesafede Olan Arazilerde 125 -150 Bin Kişinin Yaşayabileceği, Çalışabileceği Ve Sosyal İhtiyaçlarını Karşılayabileceği Pilot Şehirler Kurmalıyız. Bir Pilot Şehir Asgari 750 Hektar Büyüklüğünde Olup 500 Hektarı Konut, 50 Hektarı Ticaret, 200 Hektarı Da Sosyal Donatı Alanı Olarak Ayrılmalı. Ve Pilot Şehir Uygulamasının Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı’nda Kurulacak Yeni Bir Müdürlükte Yürütülmesi Gerektiğini Belirten Durbakayım, Alım Satım Vergileri, Noter Harçları Dahil Her Türlü Harçlar Ve KDV Muafiyeti Gibi Devlet Desteğinin De Sağlanması Gerektiğini Vurguladı. Pilot Şehirler Sayesinde Büyük Şehirlerde Yığınlar Halinde Yaşama Mecburiyeti Kalmayacak. Konut Fiyatları Ulaşılabilir Seviyelere Çekilecek, Doğa İle Baş Başa Yaşam İmkanı Ve Doğal Kaynaklarımız Da Heba Olmayacak” Dedi.

g-(6).jpg

Nano Teknolojilerinin İnşaatta Kullanımı, Depreme Dayanıklı Yapı Tasarımları, Akıllı Yapılarda İklimlendirme Ve Enerji Verimliliği, Yeşil Binalarda Yaşam Döngüsü Analizi Ve Uygulamalar, Yalın İnşaat Ve Dünyadan Örnekler Sunulduğu Zirvede, İnşaat Teknolojilerindeki Son Buluşlar, Bilgi Teknolojilerinin Yapı Sektöründe Ve Mühendislikte Önemi, Futuristik Teknolojiler, İnovatif Çalışmalar, Teori Ve Uygulama Alanındaki Son Yenilikler Ele Alındı.

g-(3)-001.jpg

Dernek Olarak 2018’i Depreme Karşı Seferberlik Ve Yaşanası Pilot Şehirler Yılı Olarak İlan Ettiklerini Vurgulayan İstanbul İnşaatçılar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, “1999 Depreminin Üzerinden 18 Yıl Geçti. Deprem Riskine Karşı Kentsel Dönüşüme Büyük Önem Verilmesine Rağmen Önümüzde Halen 5,5 Milyon Riskli Konut Var. Ve Bu Hızla Bu Tabut Konutlardan Kurtulmak İçin 50 Yıl Daha Gerekli. Depremin Bizi 50 Yıl Daha Beklemeyeceği Kesin. Tarım Arazisi Ve Su Havzası Olmayan, Heyelan Bölgesinde Ve Göç Yollarında Bulunmayan, Fay Hattı Üzerinde Olmayan, Ekolojik Dengeyi Bozmayan, Doğal Sit Alanında Bulunmayan, Kamulaştırma Bedeli Olmayan Büyük Şehirlere 30-60 Km Mesafede Olan Arazilerde 125 -150 Bin Kişinin Yaşayabileceği, Çalışabileceği Ve Sosyal İhtiyaçlarını Karşılayabileceği Pilot Şehirler Kurmalıyız. Bir Pilot Şehir Asgari 750 Hektar Büyüklüğünde Olup 500 Hektarı Konut, 50 Hektarı Ticaret, 200 Hektarı Da Sosyal Donatı Alanı Olarak Ayrılmalı. Ve Pilot Şehir Uygulamasının Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı’nda Kurulacak Yeni Bir Müdürlükte Yürütülmesi Gerektiğini Belirten Durbakayım, Alım Satım Vergileri, Noter Harçları Dahil Her Türlü Harçlar Ve KDV Muafiyeti Gibi Devlet Desteğinin De Sağlanması Gerektiğini Vurguladı. Pilot Şehirler Sayesinde Büyük Şehirlerde Yığınlar Halinde Yaşama Mecburiyeti Kalmayacak. Konut Fiyatları Ulaşılabilir Seviyelere Çekilecek, Doğa İle Baş Başa Yaşam İmkanı Ve Doğal Kaynaklarımız Da Heba Olmayacak” Dedi.

g-(2)-001.jpg

Nano Teknolojilerinin İnşaatta Kullanımı, Depreme Dayanıklı Yapı Tasarımları, Akıllı Yapılarda İklimlendirme Ve Enerji Verimliliği, Yeşil Binalarda Yaşam Döngüsü Analizi Ve Uygulamalar, Yalın İnşaat Ve Dünyadan Örnekler Sunulduğu Zirvede, İnşaat Teknolojilerindeki Son Buluşlar, Bilgi Teknolojilerinin Yapı Sektöründe Ve Mühendislikte Önemi, Futuristik Teknolojiler, İnovatif Çalışmalar, Teori Ve Uygulama Alanındaki Son Yenilikler Ele Alındı.

NANO TEKNOLOJİ İNŞAAT SEKTÖRÜNDE

Almanya, ABD, Japonya Ve Çin’de İnşaat Alanında Nanoteknolojiyi Kullanma Ve Gelir Etme Konusunda Çok Önemli Çalışmalar Yapıldığına Dikkat Çeken İstanbul Aydın Üniversitesi Doç. Dr. Ferit Çakır, “Nanoteknoloji Ürün Pazarı Her Geçen Gün Artıyor. Gelecek 40 Yıllık İçinde Nanoteknoloji Dünya Ekonomisini En Çok Etkileyecek Jenerik Teknoloji Alanlarından Biri Olabilir. Biz De Üniversite Olarak İnşaat Yapı Sektöründe Nanoteknolojiyi Maksimum Düzeyde Kullanılması İçin Önemli Çalışmalar Yapıyoruz. Nanoteknolojinin İnşaat Sektöründe Birçok Uygulama Alanı Var. Taşıyıcı Sistemi Oluşturan Beton Ve Çelik Gibi Malzemeler, Nano-İşlenmiş Beton, Daha Mukavim Ve Plastik Özellikleri Daha Yüksek Nanokompozit Çelik, Daha Hafif, Dayanıklı Ve Suya Mukavim Nanokompozit Alçı Duvar Uygulamaları Bulunuyor. Bu Teknoloji Sayesinde Koruma Amaçlı Yüzey Uygulamalarında Kendi Kendini Temizleyen, Kirlenmeyen, Su Ve Kir Tutmayan Yüzeylerin Geliştirilmesi, Yanma Geciktiricili Nano Katkı Malzemelerinin Kullanımı, Antimikrobiyel Kaplamalar Gibi Ürünlerin Geliştirilmesi İçin Önemli Çalışmalar Yapılmakta. Isı, Ses Ve Işık Yalıtımında Da, Aerojel Translusent Termal-Akustik Yalıtım, Nanoporoz Ses Yalıtım Malzemeleri, Işık Kontrol Filmleri Ve Kaplamalar Gibi Uygulama Alanları Da Var” Dedi.

670-340.gif123456---kopya-20180329215055.png

Editör: TE Bilisim