Cumhurbaşkanı Erdoğan Başkanlığında Toplanan Bakanlar Kurulu Toplantısı Sürerken Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ Açıklamalarda Bulundu. Bayram Tatilinin 10 Güne Çıkarıldığını Açıklayan Bozdağ, "Emekli Maaşlarının Bayramdan Önce Ödenmesine Karar Verildi" Açıklamasında Bulundu.

Başbakan Yardımcısı Ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Başkanlığında Gerçekleştirilen Bakanlar Kurulu Toplantısı Sürerken Gazetecilere Açıklamalarda Bulundu, Soruları Yanıtladı.

Bakanlar Kurulu’nda Gündemdeki Konuların Değerlendirildiğini Ve Karara Bağlandığını Dile Getiren Bozdağ, "Bakanlar Kurulumuz Yaklaşan 30 Ağustos Zafer Bayramı Ve Kurban Bayramı, Vatandaşlarımızın Bu Bayramlar Vesilesiyle Aile Ziyaretleri, Turizm Sektörünün Canlanması Ve Ticari Hayatın Olumlu Etkilenmesi İhtimallerini Değerlendirerek, Vatandaşlarımızın Rahat Bir Şekilde Bayramlarını İdrak Etmeleri Maksadıyla 30 Ağustos Zafer Bayramı'na Tekaddüm Eden Günleri Ve Ara Gün Olan Yarım Günü İdari İzinli Olunmasına Karar Vermiştir. Buna Göre, 28 Ağustos Pazartesi, 29 Ağustos Salı Günleri Tam Gün, 31 Ağustos Perşembe Günü Yarım Gün İdari İzinli Sayılmasına Karar Vermiştir" Diye Konuştu.

Tüm Vatandaşların Zafer Bayramı Ve Kurban Bayramı'nı Tebrik Eden Bozdağ, Bayramların Huzur, Barış, Güvenlik Ve Esenlik İçinde Geçmesini Diledi.

Bozdağ, Bayramlar Vesilesiyle İlave Bazı Kararlar Daha Alındığını Belirterek, Şunları Söyledi:

"Sosyal Güvenlik Kurumumuzdan Aylık Almakta Olan Emeklilerimize, SSK Kapsamındaki Emekliler İçin Her Ayın 17 Ve 26'sı, BAĞKUR Kapsamındaki Emekliler İçin İse Her Ayın 25-28'i Arası, Emekli Sandığı Kapsamındaki Emekliler İçin İse Her Ayın 1'i Ve 5'i Arası Ödemeler Yapılmaktadır. Alınan Bu Kararlar Çerçevesinde, Emekli Sandığı Kapsamında Emekli, Dul Ve Yetim Aylığı Alanlar, Şehitlerimizin Yakınları Ve Gazilerimiz Dahil Olmak Üzere, Aylık Ödeme Günleri 1-5 Eylül Tarihleri Arasına Denk Gelmesi Nedeniyle Emekli Maaşlarının Ödenmesinin Bayram Öncesine Çekilmesi De Kararlaştırılmıştır.

Bu Çerçevede 1-2 Ve 3 Eylül Tarihlerinde Maaşlarını Alacak Olan Emekli Sandığı Emekli, Dul Ve Yetimler İle Şehit Yakınları Ve Gazilerimiz 28 Ağustos 2017 Tarihinde, 4 Ve 5 Eylül 2017 Tarihinde Maaşlarını Alacak Olanlar Da 29 Ağustos 2017 Tarihinde Maaşlarını Alabilecektir. Bu Çerçevede Yaklaşık 2 Milyon 23 Bin 871 Emeklimiz Erken, Bayramdan Önce Maaşlarını Alma İmkanı Bulacaktır."

İşsizlik Ödeneği, Kısa Çalışma Ödeneği, Ücret Garanti Fonu, Yarım Çalışma Ödeneği Ve İş Kaybı Tazminatı Ödemelerinin De Her Ayın Son Günü İtibarıyla Yapıldığını İfade Eden Bozdağ, Bu Ödemelerin De 25 Ağustos 2017 Cuma Gününden İtibaren Yapılacağını, Vatandaşların PTT Şubelerine Başvurarak Ödemelerini Alabileceklerini Bildirdi.

KÖPRÜ VE OTOYOLLARDAN GEÇİŞ ÜCRETSİZ

Bozdağ, "Karayolları Genel Müdürlüğü Tarafından İşletilen Köprü Ve Otoyollarda 30 Ağustos 2017 Çarşamba Gününden Başlamak Üzere 5 Eylül 2017 Salı Günü Saat 07.00'ye Kadar Ücret Alınmayacaktır" Dedi.

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, "(Türkiye Cumhurbaşkanı) Kavramı Üzerinden Bir Tartışma Devam Ediyor. Bunu Nasıl Değerlendireceksiniz?" Şeklindeki Soru Üzerine, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Twitter'da Kullandığı Bilgiler İçinde Yer Alan 'Türkiye Cumhurbaşkanı' İfadesinin Bazı Çevreler Tarafından Eleştiri Konusu Yapıldığını Söyledi.

"Bilinmesini İsteriz Ki 'Türkiye Cumhurbaşkanı' İfadesi, Hem Anayasamıza Hem De Bugüne Kadar Süregelen Uygulamaya Uygun Bir İfadedir" Diyen Bozdağ, Şöyle Konuştu:

"Bundan Önce Görev Yapmış, Rahmete Kavuşmuş Cumhurbaşkanlarımız Dahil, Hayatta Bulunan Cumhurbaşkanlarımız Da 30 Ağustos Zafer Bayramı Davetiyelerinde 'Türkiye Cumhurbaşkanı' İfadelerini Kullanmışlardır. Konuya İlişkin Örnekleri Yanımda Getirdim. Burada Cevdet Sunay, Fahri Korutürk, Turgut Özal, Süleyman Demirel, Ahmet Necdet Sezer Ve Sayın Abdullah Gül Döneminde Gönderilen Davetiyeler Var, Bu Davetiyelerin Hepsinde 'Türkiye Cumhurbaşkanı' İfadesinin Kullanıldığını Görüyoruz. Ayrıca 10 Ağustos 2014 Tarihinde Yapılan Cumhurbaşkanı Seçimi Sonucu Yüksek Seçim Kurulu Sayın Cumhurbaşkanımız Adına Düzenlediği Mazbatada Aynen Şu İfadeleri Kullanmıştır; '10 Ağustos 2014 Tarihinde Yapılan Cumhurbaşkanı Seçiminde Sayın Recep Tayyip Erdoğan 12. Türkiye Cumhurbaşkanı Seçilmiştir.' Yüksek Seçim Kurulunun Düzenlediği Mazbatada Geçen İfade De Aynen Budur."

Bozdağ, Önceki Cumhurbaşkanları Döneminde Tartışma Konusu Yapılmamış Bir Hususun Cumhurbaşkanı Erdoğan Söz Konusu Olunca Tartışma Konusu Yapılmasının Büyük Bir Yanlış Olduğunu Belirterek, "Sayın Cumhurbaşkanımız Türk Tarihinde Türk Halkı Tarafından Doğrudan Seçilmiş İlk Cumhurbaşkanıdır. Türk Halkı İle Sayın Cumhurbaşkanımız Arasına Duvar Örmek İsteyen Çevreler Hep Oldu, Bundan Sonra Da Olacaktır Ama Herkesin Şunu Bilmesi Lazımdır Ki Bugüne Kadar Yalan, İftira Ve Çarpıtma Birtakım Haber, Yorum Ve Değerlendirmelerle Yapılmak İstenen Hiçbir Çalışma Netice Vermemiştir" Dedi.

"BİZİM SUNİ GÜNDEMLERLE İŞİMİZ YOK"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Başında Olduğu AK Parti'nin Her Defasında Milletten En Büyük Desteği Alarak, Tek Başına İktidar Olduğunu Söyleyen Bozdağ, Erdoğan'ın, Vatandaşların Büyük Çoğunluğunun Desteğini Alarak Halk Oyuyla Seçilen İlk Cumhurbaşkanı Olduğunu Vurguladı.

Bozdağ, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Üç Halk Oylamasında Vatandaşlardan "Evet" Yönünde Oy Kullanmalarını İstediğini, Vatandaşların Da Cumhurbaşkanı Erdoğan İle "Evet" Dediğini Anımsatan Bozdağ, Şunları Kaydetti:

"Bütün Bunlar Bu Çalışmaların Hiçbir Başarıya Ulaşmadığını Göstermektedir. Mahalli Seçimler De Bunun En Güzel Göstergesidir. O Nedenle Cumhurbaşkanımızla Türk Halkı Arasına Duvar Örmek İsteyenler Ve Bu Konuda Çalışanlar Kendilerini Boşa Yormaktadırlar Çünkü Cumhurbaşkanımızla Halkımız Arasındaki İlişki Kalpten Kalbe Giden Samimi Bir Muhabbet İlişkisidir. Bu İlişkiyi Ne Türkiye'nin Düşmanları Ne Sayın Cumhurbaşkanımızın Karşıtları Ne AK Parti Karşıtları Bugüne Kadar Yıkabildi. Bundan Sonra Da Yıkmayı Başaramayacaklardır. Bu Da Böylesi Bir Çarpıtma Ve Cumhurbaşkanımızla Halkımız Arasındaki Muhabbet Bağını Kopartmak İçin Oluşturulmuş Suni Bir Gündemdir. Bizim Suni Gündemlerle İşimiz Yok, Gerçek Gündemlerle Yolumuza Devam Etmemiz Lazım."

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY) 25 Eylül 2017'de Yapacağını Duyurduğu Referandum Ve Irak'ın Kuzeyinde Yaşanan Gelişmelere İlişkin Soru Üzerine Bozdağ, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım Ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun, Türkiye'nin, Irak'ın Kuzeyinde Alınan Referandum Süreciyle İlgili Görüşlerini Kamuoyuyla Paylaştığını Hatırlattı.

Bozdağ, Türkiye'nin, Irak'ın Toprak Bütünlüğüne, Siyasi Birliğine, Birlikteliğine, Bölgenin İstikrarına, Bölgede İnsanların Huzur, Barış Ve Güven İçinde Yaşamasına Büyük Önem Verdiğini Belirtti.

IKBY'nin Aldığı Referandum Kararının, Bölgenin İstikrarsızlaştırılmasına Hizmet Edeceğini, Kararın, Irak'ın Anayasasına Da Aykırı Olduğunu Vurgulayan Bozdağ, Şöyle Konuştu:

"Irak Merkezi Hükümeti De Bu Konuda Yaklaşımını Ortaya Koymuştur; Toprak Bütünlüğü, Siyasi Birlik, Anayasaya Aykırılık Dile Getirilmiş Ve Bu Yönde Alınacak Kararın Sonuçlarını Tanımayacağını Da Irak Başbakanı Haydar El-İbadi Açıklamıştır. Tabi Bu Bölgede, Irak'ın Kuzeyinde Sadece Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Yaşamıyor, Yaşayan Başka Gruplar Da Var Ve Bu Bölgede İhtilaflı Da Pek Çok Sorun, Pek Çok Yer Var. Bütün Bu İhtilaflar Varken Böyle Bir Sürece Kalkışılması Da Bölgeye Hayır Getirmeyecektir, Fayda Sağlamayacaktır. Bölgenin Daha Da İstikrarsızlaşmasına, Daha Da Güvensiz Bir Alan Haline Gelmesine Yol Açacaktır. Türkiye, Bu Konudaki Gelişmeleri Çok Yakından Takip Etmektedir." İfadelerini Kullandı.

"UMARIZ, SÜREÇ İÇİNDE YENİDEN DEĞERLENDİRME YAPILIR"

Türkiye'nin Yanı Sıra Irak, İran Ve ABD Başta Olmak Üzere Pek Çok Ülkenin, Bağımsızlık Referandumunun Doğru Olmadığını Ve Kararın Gözden Geçirilmesi Gerektiğini İfade Ettiğini Hatırlatan Bozdağ, "25 Eylül'e Kadar Bu Kararın Gözden Geçirilerek Değerlendirilmesinde Türkiye Olarak Biz De Büyük Bir Fayda Gördüğümüzü Buradan İfade Etmek İsteriz. Umarız Ki Bu Süreç İçinde Bu Konuda Yeniden Bir Değerlendirme Yapılır, Aksi Takdirde Ortaya Çıkacak Sonuçlar, Bu Bölgede İstikrarsızlığa Yol Açacak Ve Güvenlik Kaygılarını Daha Da Artıracaktır" Dedi.

"İYİ Kİ VARSIN EREN"

Trabzon'un Maçka İlçesi Kırsalında Bölücü Terör Örgütü Mensuplarıyla Sağlanan Sıcak Temas Sırasında Şehit Olan Eren Bülbül'ün Annesi Ayşe Bülbül'ün, "Eren'in, Teröristlerin Bulunduğu Bölgeye Götürülmesinde Bir İhmal Olabileceği"Ne İlişkin Sözleri Hatırlatılarak, Olaya İlişkin Soruşturma Başlatılıp Başlatılmadığının Sorulması Üzerine Bozdağ, Şehit Edilen Eren Bülbül İle Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik'e Allah'tan Rahmet Diledi.

Ülkenin Birliği, Bütünlüğü Ve Bağımsızlığı İçin Şehit Olan Bütün Şehitleri Şükran Ve Duayla Yad Eden Bozdağ, Şunları Söyledi:

"Mekanları Cennet Olsun. 'İyi Ki Varsın Eren', Ben De Diyorum. Bu Ülkenin Toprakları Üzerinde, Bu Milletin Arasında Eren'ler Bitmez. Terör Örgütleri PKK, DEAŞ, FETÖ, DHKP-C Ve Adlarının Hepsini Sayamayacağım Ne Kadar Terör Örgütü Varsa Hepsine Buradan İfade Etmek İsterim Ki Eren Bülbül'leri Şehit Ederek Hedefinize Asla Ulaşamazsınız. Çünkü Bu Ülkede Bir Tane Eren Bülbül Değil 80 Milyon Eren Bülbül Vardır Ve Eren Bülbül'ler Bitmeyecektir. PKK Terör Örgütü Ve Bu Örgütle Beraber Hareket Eden Örgütler Ve Bunlara Destek Verenler, Arkasını Terör Örgütlerine Yaslayanlar, Bunların Hesabını Verecektir."

Hükümetin, Güvenlik Güçlerinin Olaydan Sonra Bülbül Ve Gedik'i Şehit Eden Teröristlerin Yanı Sıra Olaya İlişkin Geniş Kapsamlı Çalışma Başlattığını Vurgulayan Bozdağ, "Eminim Ki Neticesi Alınacaktır. Terör Örgütlerine, Onların Teröristlerine Ve Onları Kullanan Herkese Bu Ülkede Terörle Netice Alınamayacağını Öğreteceğiz Ve Onlara Sorulması Gereken Hesapları Güvenlik Güçlerimiz, Onların Layık Olduğu Şekilde Soracaktır. Terörle Anladığı Dilden Konuşularak Onların Hesabı Da Sorulacaktır" Diye Konuştu.

"BU KONUDAKİ YAKLAŞIMLARINI ELEŞTİRİYORUM"

Olaya İlişkin CHP Ve HDP'li Yöneticilerin Açıklamaları Olduğuna Değinen Bozdağ, Şöyle Devam Etti:

"Keşke Bu Açıklamalarında Hem CHP Hem De HDP Adına Konuşanlar, 'Eren Bülbül Şehittir, Onu Şehit Eden PKK Terör Örgütüdür. PKK Terör Örgütü Çirkin Yüzünü Bir Kez Daha Göstermiştir. PKK'yı, PKK Terör Örgütünü, Onlara Destek Verenleri Ve Bu Örgüt Adına Eylem Yapan Herkesi Şiddetle Kınıyoruz.' Diye Yüksek Sesle Konuşabilmiş Olsalardı. Genel Bir Terör Tanımının Arkasında Bir Değerlendirmeyi Doğru Görmüyoruz, Çünkü Şehidimizin İsmi Belli, Şehitlerimizin İsmi Belli. Onları Şehit Eden Alçağın Da İsmi Belli, PKK Terör Örgütüdür. Bu Kadar Net Olan Bir Konuda Türkiye'de Siyaset Yapanların, Parlamentoda Temsil Edilenlerin Aynı Şekilde Net Olması Lazım. Ben Bu Nedenle Bu Konudaki Yaklaşımlarını Da Buradan Eleştiriyorum Ve Doğru Bulmadığımı İfade Etmek İstiyorum.

Tabi Bu Konuyla Alakalı Şehidimizin Annesinin Yaptığı Açıklama Var, Bununla İlgili Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı Zaten Bu Konuyla Alakalı Bir Adli Tahkikat Başlattı Ve Tahkikat Sürüyor. Ne Çıkacak Hep Beraber Göreceğiz. Öte Yandan İçişleri Bakanlığımız Da Konuyu Araştırmak Üzere Bir Mülkiye Müfettişini Görevlendirdi. Mülkiye Müfettişi İncelemeleri Yaptıktan Sonra O Da Konunun Esasına Dair Bir Rapor Hazırlayacaktır. Bu Da Türkiye Kamuoyuyla Paylaşılacaktır. Bu Konunun Üzerinde Hükümetimiz, İlgili Bakanlıklarımız Ve Yargı Hassasiyetle Duruyor, Durmaya Devam Edecektir."

TEK TİP KIYAFET

Terör Kapsamında Yargılananlara İlişkin "Tek Tip Kıyafet Uygulaması"Nın Hangi Aşamada Olduğunun Sorulması Üzerine Bozdağ, "Tek Tip Kıyafet Konusunda Bir Yasa Değişikliği İhtiyacı Var. Bunun Da KHK'ya Konulabileceğini İfade Etmiştik. Bildiğiniz Gibi Cumhurbaşkanı Başkanlığında Toplanan Bakanlar Kurulu Ancak Kanun Hükmünde Kararname Çıkarabilir, Anayasamıza Göre. Daha Önce Kabine Değişikliği Yapıldı Ve Sayın Cumhurbaşkanı Başkanlığında Bakanlar Kurulu Toplantısı Yapılamadığı İçin Kanun Hükmünde Kararname Çıkarılamamıştı. Bugün Sayın Cumhurbaşkanımızın Başkanlığında, Bakanlar Kurulu Toplantısını Yaptı Ve Bundan Sonra Çıkacak Kanun Hükmünde Kararnamelerde Bu Konu Yer Alabilir" Dedi.

Bekir Bozdağ, Bir Gazetecinin "Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez Emekli Oldu. Bakanlar Kurulunda Diyanet İşleri Başkanlığına Yeni Bir İsim Önerildi Mi? Bu Konuda Bir Atama Yapılacak Mı?" Şeklindeki Sorusu Üzerine, Görmez'in Emekliye Ayrıldığını, Yeni Diyanet İşleri Başkanının Yakında Görevine Başlayacağını Söyledi. Bozdağ, Bakanlar Kurulunda Bu Konuyla İlgili Bir Değerlendirmenin Yapılmadığını, Yakında Atamanın Duyurulacağını İfade Etti.

"Irak Ordusu, Telafer'de Terör Örgütü DEAŞ'a Yönelik Bir Operasyona Başladı. Türkiye Bu Konuda Irak Ordusuna Destek Verecek Mi?" Sorusuna Da Bozdağ, "Burada DEAŞ Terör Örgütünün Bir Hakimiyeti Var. Türkiye Olarak Biz Bu Konuda Bölgenin DEAŞ Terör Örgütünden Temizlenmesini Ve Oranın Sahiplerine Bırakılmasını Hep Önceledik. Bütün Muhataplarla Yapılan Görüşmelerde Biz Bunu En Üst Düzeyde Dile Getirdik Ve Şu Anda Orada Bir Hava Harekatı Başlamış Durumda. Türkiye De Burada Olup Biten Her Şeyi Çok Yakından Takip Ediyor. İnşallah Kısa Bir Süre Sonra Bu Bölge DEAŞ Terör Örgütünden Tamamen Arındırılmış Olacak. Sünni Ve Şii Türkmenler Daha Önce Olduğu Gibi Kendi Ata Yurtlarında Özgürce Yaşama İmkanına Kavuşacaklardır" Yanıtını Verdi.

"PYD VE YPG EŞİTTİR PKK'DIR, HEPSİ TERÖR ÖRGÜTÜDÜR"

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, "Suriye'de Afrin'e Yönelik Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Bir Operasyon Yapacağı Haberleri Var. Bu Haberler Doğru Mudur?" Sorusu Üzerine, Suriye'de Olup Biten Her Şeyin Doğrudan Türkiye'nin Ulusal Güvenliğini İlgilendirdiğini Söyledi.

Bir Terör Örgütünün, Başka Bir Terör Örgütü Kullanılarak Ortadan Kaldırılmasının Doğru Bir Yöntem Olmadığını Belirten Bozdağ, Şöyle Konuştu:

"Türkiye'ye Göre PYD Ve YPG Eşittir PKK'dır, Hepsi Terör Örgütüdür. Onlarla Bölgede Bir İstikrar, Huzur Sağlanması, Güven Ortamının Oluşturulması Söz Konusu Olamaz. Olmayacağını Da Hepimiz Göreceğiz. Türkiye Bu Konuda Uyarılarını Dostane Bir Şekilde Yapmıştır. Türkiye Bu Bölgede Bir Terör Koridoru Oluşturulmasına Asla İzin Vermeyecektir. Bölgede Oldu Bittilere Göz Yummayacaktır. Türkiye'nin Ulusal Bütünlüğüne Karşı Bir Tehdit Olması Halinde, Tehdidin Niteliğine Göre Türkiye Her Türlü Senaryoya Hazırlıklıdır. Afrin'de PYD Ve YPG Terör Örgütünün Bir Varlığı Söz Konusu Ve Oradan Türkiye'ye Zaman Zaman Taciz Atışları Yapıldığını Biliyoruz. Türkiye Bütün Bunların Hepsine Misliyle Bugüne Kadar Mukabele Etmiştir, Bundan Sonra Da Mukabele Edecektir."

Bozdağ, "İdlib Ve Afrin'de Türkiye'nin Aleyhine Gelişmelerin Olmaması İçin Hükümetimiz Ve Diğer Birimlerimiz Teyakkuz Halindedir. Türkiye'ye Rağmen Bu Bölgelerde Bir Oldu Bittiye İzin Vermeyeceğimizi İfade Etmek İsterim" Dedi.

"İTİRAZLAR ÜZERİNE KONU İNCELENİRKEN YANLIŞLIK ORTAYA ÇIKMIŞTIR"

Bozdağ, Bir Gazetecinin, Ölçme, Seçme Ve Yerleştirme Merkezince (ÖSYM) Yapılan Yerleştirme İşlemindeki Hataya İlişkin Sorusuna Yanıt Verirken De Şunları Söyledi:

"ÖSYM'nin Yaptığı Büyük Bir Hatadır. Çünkü Üniversite Sınavına Giren Gençlerimizin Tamamı Hayallerini Gerçekleştirmek İçin Ter Döküyorlar, Emek Veriyorlar Ve Oranın İşlemlerini Doğru, Objektif, Güvenilir Bir Şekilde Yapacağına İnanıyorlar. Onun İçin De ÖSYM, Bir Güven Adresidir, Hep Böyle Olmuştur Ama Zaman Zaman Böyle Olaylar Olduğunda Da ÖSYM Elbette Yıpranmaktadır. Bu Hadisede De Gördüğümüz Kadarıyla Çok Açık, Net Bir Hata Vardır. 'Bu Hata Bir Kasta Müstenit Bir Hatadır.' Demiyoruz. Çünkü ÖSYM Yetkilileriyle Yaptığımız Görüşmede Onlar Da Kasta Dayalı Bir Hata Olmadığını İfade Ettiler Ve Bir İhmalden Bahsettiler Ama Bu İhmal De Olsa Buna Dair Elbette ÖSYM Gereken Değerlendirmeleri Yapacaktır."

Konuya İlişkin Rakamlar Veren Bozdağ, ÖSYS'ye Göre 64 Ayrı Alanda Ek Puan Verildiğini Dile Getirdi. Meslek Liseleriyle İlgili Bu Alanın Kılavuzun Tablo-6c'nin Ekinde Yer Alan Alanları İlgilendirdiğini İfade Eden Bozdağ, Şunları Kaydetti:

"8 Ağustos 2017 Tarihinde Açıklanan 2017 ÖSYS Yerleştirme Sonuçlarında Aday Yerleştirmelerinde Kullanılacak Puanlar Belirlenirken, Bu 64 Alanın İkisinde, İmam Hatip Liseleri Ve Sağlık Astsubay Hazırlama Okulu Mezunlarıyla İlgili Dört Yıllık Değil Önlisans Yani İki Yıllıklara İlişkin Yerleştirmelerde Bu Okullardan Mezun Olanlara Ek Puan Konularak Puanlarının Hesaplanması Gerekirken Ek Puan Yapılmadan Hesaplama Yapılmıştır. İtirazlar Üzerine Konu İncelenirken Bu Yanlışlık Ortaya Çıkmıştır. Bunun Üzerine Güncelleme Yapılmış, Yeni Sonuçlar Da İlan Edilmiştir. Bin 110 Adayın İlan Edilen Yerleştirmesi Değişmiştir, Bin 628 Aday Ek Puanı Nedeniyle Daha Önce Bir Programa Yerleşmemişken Yerleşir Duruma Gelmiştir. Ek Puanı Dikkate Alındığı İçin Yerleşen Bin 628 Aday Nedeniyle Daha Önce Bu Programa Yerleştiği İlan Edilen Bin 499 Aday İse Yeni Durumda Herhangi Bir Programa Puanı Yetmediğinden Yerleştirilememiştir."

Bu Hatanın Pek Çok Kişiyi Etkilediğine İşaret Eden Bozdağ, ÖSYM Başkanlığının Bunlarla İlgili Gerekli İdari Tahkikatı Yapacağını, Sonuca Göre Değerlendirmenin Yapılacağını Söyledi.

"HABERİ YAPANLAR YALAN OLDUĞUNU BİLİYORLAR"

Başbakan Yardımcısı Ve Hükümet Sözcüsü Bozdağ, "Atatürk Orman Çiftliği Arazisinin Belli Bölümünün Amerikan Büyükelçiliği’ne Satıldığı Yönünde Bazı İddialar Var. Bu İddialar Doğru Mudur?" Şeklindeki Soruya Da Şu Yanıtı Verdi:

"Atatürk Orman Çiftliği İle İlgili Haber Bayat Bir Haberdir. Bu Konu, 2013 Yılından Beri Ara Ara Türkiye'nin Gündemine Getiriliyor. Daha Önce Bazı Milletvekilleri Tarafından Yazılı Soru Önergesine Konu Edilmiş, Tarım Bakanlarımız Ve İlgili Bakanlarımız O Yazılı Soru Önergelerine De Cevap Vermişlerdir. İhtiyaç Duydukça Hassasiyetleri Kaşımak İçin Bazı Basın Yayın Organları Ve Bazı Çevreler, Bunları Sürekli Gündeme Taşımaktadır. İşin Aslı Şudur; Bu Arsanın Hukuken Veya Konum İtibarıyla Fiilen Atatürk Orman Çiftliği İle Herhangi Bir İrtibatı Yoktur. Atatürk Orman Çiftliğine Veya Cumhurbaşkanlığı Külliyesine Bitişik Veya Sınır Bir Yer De Değildir. Burası Ankara İli Çankaya İlçesi Karakusunlar Mahallesinde Özel Mülkiyete Konu Taşınmazlar Arasında Bir Yerdir. Halk Arasında Çukurambar Semti Olarak Bilinen Semttedir. Eskişehir-Ankara Yolunun Biraz Arkasında. Tam Da Yerini Tarif Etmeyeyim. Atatürk Orman Çiftliğinin Sanki İçinde, Kenarında, Ortasında Bir Yer Amerika Birleşik Devletleri Büyükelçiliği Yapılsın Diye Onlara Şimdi Satılmış Gibi Haber Yapılıyor, Yalan Haber. Haberi Yapanlar Yalan Olduğunu Biliyorlar Ve Bilerek Yalan Haber Yapıyorlar. Tabi Bu Ahlaki Değildir. Basın Meslek Etik İlkelerine De Uygun Değildir."

Bu Arsanın 24 Mayıs 1983'te Çıkarılan Bir Kanunla Gazi Üniversitesine Verildiğini, Üniversitenin De Burayı Kendi İhtiyacı İçin Başka Yerler Yapılması Karşılığında Protokolle TOKİ'ye Devrettiğini Anlatan Bozdağ, "TOKİ De Burayı Dışişleri Bakanlığımız İle ABD Yetkilileri Görüşerek Mütekabiliyet İlkeleri De Dikkate Alınmak Suretiyle ABD Büyükelçiliğine Satışı Yapılmıştır. Bu Satış, 11 Nisan 2014'te Yapılıyor, Yeni Değil. 5 Kasım 2016 Tarihinde İse Buranın Satışına İlişkin Protokollerin Sureti, Mimarlar Odası Ankara Şubesine De Gönderiliyor. Onların Elinde De Bu Var, Nerede Olduğu Belli" Dedi.

Bozdağ, Yerin 1983'te Kanunla Gazi Üniversitesine Verildiğini Yineledi Ve O Zaman AK Parti'nin Olmadığına Dikkati Çekti.

"GERÇEK ORTAYA ÇIKTI, BALON PATLADI"

Çarpıtma, Yalan Ve İftira Olan Haberin, Kirli Bir Algı Operasyonuna Su Taşımak İçin Yapıldığını Belirten Bozdağ, Şunları Kaydetti:

"(Atatürk Orman Çiftliği'ni Hükümet Parselliyor, Satıyor Şöyle Böyle Yapıyor) Şeklinde Bir Algı Operasyonu İçin Yapılmış Bir Haberdir. Daha Önce De Bununla İlgili Ankara Büyükşehir Belediyesi İle Alakalı Bir Ay Olmadı Zannedersem, Bir Başka Haberi Daha Benzer Şekilde Yaptılar. Şunu İfade Etmek İsterim; Vatandaşlarımızın, Hükümetimizin Karşısında Tavır Geliştirmeleri İçin Yalanlarınızla, İftiralarınızla Ve Çarpıtma Haber Ve Yorumlarla Mesafe Alınacağını Düşünüyorsa Herhangi Bir Kişi, Çevre, Oluşum Veya Grup Yanılır. Çünkü Gerçeklerin, Bütün Yalanları, İftiraları Ve Çarpıtmaları Yok Etme Gibi Bir Gücü Vardır. İşte Gerçek Ortaya Çıktı, Balon Patladı. Bu Da Böyle Bir Balon."

TOPLANTI 7 SAAT SÜRDÜ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Başkanlığındaki Bakanlar Kurulu Toplantısı Sona Erdi.

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Gerçekleştirilen Toplantı 7 Saat Sürdü.

123456---kopya-20170815224314.png

Editör: TE Bilisim