TÜKENDİK!

Maalesef insan insanı tüketiyor. Halbuki kar taneleri ne de güzel anlatıyordu birbirimize zarar vermeden birlikte yol alınabileceğini. Hırs, kıskançlık, düşüncesizlik, cahillik en önemlisi de hazımsızlık sanki insanı insanlığın tüketimine zorluyor. Bu duygular artıkça korkularda artırıyor, nereye doğru gidiyoruz, ne olacak bu insanların hali diye kafalarda soru işaretleri beliriyor. Koskoca dünyaya sığamaz bir hale geldik. Sanki bu dünya bizimmiş gibi kimse kimseyi istemiyor sevmiyor. Tek başına kalıp ne yapacaksak bu dünyada halbuki insanın tanımları arasında” insan toplumsaldır” tanımını görmüştüm yalansa ben onların yalancısıyım. Tanıma göre insan yaşamak için diğer insanlara ihtiyaç duyar. Belli bir noktaya kadar yalnız yaşayabilir ama insan olarak kalabilmesi için diğer insanlarla iletişim kurar bir araya gelir yazıyordu.

Günümüzde mi bir araya gelip iletişim kuruyoruz tabi ama işimize geldiği gibi görsellikte hala bir sorun yok sadece niyet bozuldu ya da o da tükendi. Mesela o kadar çok yapılacak şey varken insan insanların yaptıklarını bozma, yıkma,  küçük görme, eksik kalan yerlerini eleştirme derdinde düşüyor. Gözümüz aydın olsun destek yok tebrik zaten yoktu saygı da taze tükendi.

Ya sevgi…

Tükenen sevgiyi sizlere bizzat yaşadığım bir anıyla aktarmak istiyorum. Bu yazıya başlamadan iki akşam önceydi. 3 yaşındaki yeğenimle balkonda oturuyorduk. Yeğenim büyük bir heyecanla hala bak Ay dedi. Ben de evet ay dedim. Yeğenim hala ben büyüyeceğim sonra Ay’ı alıp seveceğim dedi sonra dedim. Yeğenim sonra sevip onu yerine koyacağım deyince o an anladım ki bizim yaratılışımızda bir sorun olmadığını hatta sevginin var olduğunu güzel Allah’ım bizi kusursuz yaratmış. Demek ki büyüdükçe artacağına azalıyor hatta tükeniyor çoğu şeyler burada bir ters orantı olduğunu sizde fark ettiniz değil mi?

Ya da tahammül…

Öncelikle çok geçmiş olsun dileklerimi iletmek istiyorum. Belki geçer gider de düzeliriz ümidiyle… Yine kendimden bir anı paylaşmak istiyorum sizlerle. Köyde oturuyorum ve bir de horozumuz var hem de ötüyor. Komşular horozdan şikayetçi ya da bizden orası biraz meçhul. Neymiş efendim horoz sabahları ötüyormuş. Hayret bir şey horoz sabahları öter mi? Öter tabi ya o bir nevi ilkel saat gibi bir şey. O horoz ötmeli ve ötecek de! Düşünün buna bile tahammülü olmayan insanlar var.

Sonuç mu: Önceden ya eşyalar ya da yemekler tüketilirdi günümüzde ise tercihler değişti. Geriye ne kaldı sadece merak ediyorum!

123456---kopya-20170817224226.png

 

 

 

 

Editör: TE Bilisim