Akçaabatlı Tecrübeli Siyasetçi Ve İşadamı Ömer Hacısalihoğlu, Akçaabatın Sesi’ne Konuştu

Akçaabatlı Genç Siyasetçi Ve İşadamı Ömer Hacısalihoğlu, Akçaabatın Sesi Haber Sitesi Genel Yayın Yönetmeni Köksal Ustaoğlu’na Verdiği Özel Röportajda, Dünden Bugüne Akçaabat’ı, Yaşadıklarını, Siyasi Deneyimlerini, Akçaabat’ın Sorunlarını, Akçaabat Sebatspor’u Ve Hedeflerini Paylaştı.

Ömer Hacısalihoğlu “Akçaabat İlçemizin Sorunlarını Ve Çözüm Yollarını Yakinen Biliyorum”

Trabzon Bölge Siyasetinin Tanınmış İsmi Akçaabatlı İşadamı, CHP Trabzon Ortahisar İlçe Başkanı Ömer Hacısalihoğlu İle Söğütlü Mahallesindeki İşyerinde Samimi Bir Ortamda Gerçekleşen Röportajın Tamamını Yayınlıyoruz.

dsc_0025-003.jpg

ÖMER HACISALİHOĞLU: 1973 Söğütlü Akçaabat doğumluyum. İnşaat mühendisiyim. Evli, iki çocuk babasıyım. Ticaret yapıyorum. Aynı zamanda Cumhuriyet Halk Partisinin Ortahisar İlçe başkanıyım. Siyasette daha yeniyim. Bir Akçaabatlı olarak hem Akçaabat’ın hem de Akçaabat’taki siyasetin, ya da Akçaabat’taki siyasilerin Akçaabat’ın gelişmesi için olabilecek, yapabilecek her Çalışmasında Varım. Akçaabat Sevdalısıyım, Akçaabat Sebatsporluyum. Neticede Ülkeye, Ülkeme katma değer katan bir ticari anlayışımız var. Evet, Şimdilik hayatım bu. 

20191105_115803.jpg

- Dünden Bugüne Akçaabat…

ÖMER HACISALİHOĞLU: Şimdi, dünden bugüne nüfus olarak artıyoruz. Maalesef geçmiş yıllarda tütün üretimi Akçaabat’ın elinden alınmasıyla birlikte kırsaldan kente göç arttı. Köyler artık üretmemeye başladı. Birde üretilen mısır, fasulye gibi yerel ürünler bir aileyi bakamayacak duruma geldi. Ailenin gençleri sürekli aşağıya (şehre) gelmek zorunda kaldı. Akçaabat’ın nüfusu 120 bin civarında. İlçede hızla bir büyüme var büyüdü de. Akçaabat, Söğütlü, Yıldızlı,  Mersin, belediye sınırları içerisinde bir büyüme var. Ancak Akçaabat ekonomik olarak büyüyor mu? aslında buradan bakmak lazım. Akçaabat’ı ekonomik olarak büyütmek lazım. Çünkü bizden sonrakiler, bizim çocuklarımızda Akçaabat’ta yaşasın, Akçaabat’ı sevsin. Kendini yetiştirmiş göçü minimize etmek lazım. Onun içinde Akçaabat’ın kendini planlaması lazım. bunu da siyasetçiler, yöneticiler, idareciler eliyle yapması lazım. Burada bizim söyleyeceklerimiz tavsiye niteliğindedir. Netice de seçilmiş Akçaabat’ın 5 yıllık bir belediye başkanı var. Bu kişi bunları planlamalı. Akçaabat sanayileşerek mi büyümeli? Yoksa turizmden mi büyümeli? Yoksa buna başka bir yol mu bulmalı? Bunun kararını siyasiler vermek durumunda. İl dışında belki yurt dışında yaşayan çok sayıda Akçaabatlı iş adamları var onların teşvik edilmesi lazım. Akçaabat’ta neden fabrika olmasın. Yöreye uygun mesela, dere boyunda en son bir fabrika yaptık çalıştıramadık! şimdi sanırım 112 acilin deposu olarak kullanılıyor. Bu milyonlarca para bizim, devletimizin cebinden çıkan paralar. Devletin vergisi demek vatandaştan topladığı para demek. Akçaabat önce seçimini yapmalı. Turizmden büyümek gelişmek istiyorsa ona uygun şekilde alt yapı tesisleşme bütün hamleleri atmalı. Ama önce stratejik bir planı olmalı. Trafiği,  imarı nasıl çözecek? Nüfus yoğunluğunu nasıl minimize edecek? Bunların hepsini masaya yatırmalı. Bu çalışmalar sadece siyasilerle de olmaz. Akçaabat’taki Sivil Toplum Kuruluşlarının, Esnaf Odalarının, Akçaabat’ı düşünen platformlar üzerinden bilgi alışverişi ile bunlar olmalı. Biz geçmişte Hasan SAKA, Hasan İzzettin DİNEMO, Erol GÜNAYDIN çıkarmışız. Şimdi de yenilerini çıkaralım. Bitti mi hamur? Bitti mi? Hayır, var. Aslında Akçaabat’a o insanları yetiştirecek sosyal ortamlar, hem de eğitim imkânlarını da vermek lazım. Şimdi Akçaabat’ta bir tane fen lisesi yok. 150 bin nüfusa bir tane Anadolu Lisesi var. Çocuğu nereye gönderecek adam? Bunları talep etmemiz lazım. Tabi yol öncelikli ihtiyacımız. Yolsuz hiçbir şey olmaz ama bunun haricinde de yetişmiş elemanı burada tutmak lazım. Eğitimli, öngörüsü olan geleceğe farklı bakan insanları bu şehirde tutamıyoruz. Göçmek durumunda kalıyorlar bizim kaybımız orada zaten. Onların yerini kırsaldan gelen insanlar dolduruyor. İşte onlarda çalışıp karnını doyurma derdinde, 20 yıl sonra ki Akçaabat’ı düşündüremezsin ona. Ne zaman düşündürebilirsin? cebi karnı, doyduğu zaman. Şöyle güzel bir üçleme vardır; “ insan özgür olmalı sadece sosyal siyasal anlamda değil ekonomik olarak ta özgür olmalı. Özgür insan düşünür düşünen insanda üretir ”. Bu çok güzel bir üçlemedir; özgürlük, düşünce, üretim! Bunu Akçaabat’a kazandırmamız lazım. Tabi marka değerlerini korumamız lazım. Bizim horonumuz köftemiz var. tütünümüz elimizden alındı ama bu şehrin en büyük marka değerlerinden biri spordur. Bende Akçaabat Sebatspor’un alt yapısında yıllarca oynadım. Sebatspor’u da bir şekilde ayağa kaldırmak lazım. Bu şehri seven, ben artık ilçe demiyorum 100 binin üzerinde nüfusu var. Nüfus olarak birçok ilden daha büyük. Bir A.Ş kuralım. Akçaabat Sebatspor’u canlandıralım. O, A.Ş batsa ne olur çok çokta benim bin liram gider Akçaabat için gitsin feda olsun. Burada Akçaabat’ın kanaat önderleri, siyasileri önderlik etsinler diye düşünüyorum. Üniversiteden daha farklı faydalanabiliriz. Gelişmiş kentlerin hepsi üniversiteyle bütünleşmiş ayrı ayrı düşünen yok. Eskişehir örneği var. Üniversite ile dirsek temasında. Sonra biraz daha, biraz daha derken, Avrupa destekli projeler derken üniversite inanılmaz derecede iyi kullanılmaya başlandı. Ondan sonra Eskişehir kendini attı ama sürekli gelişiyor geliştiriyor kendini bütün gelişmeleri de yakından takip ediyor. Bizde bunu yapabiliriz. Çünkü Akçaabat Trabzon’un en büyük ikinci ilçesi o potansiyeli var ama o potansiyeli harekete geçirecek ateşlemeye ihtiyacı var. Sorun orada hala küçük olsun benim olsun kafasıyla gidersek bir yere varamayız. Yarın ben çocuğumu burada tutamam doğduğumuz yetiştiğimiz topraklar kal diyemezsin. Çünkü teknoloji, değişen toplum, şartlar sen istesen de istemesen de ilerliyor bu değişim ve gelişimin önünde duramayız. Akçaabat’ın geleceği çok iyi bir şekilde planlanması lazım. Burada yerel yönetimlere çok iş düşüyor tabi sadece yerel yönetimlere de bırakmamak lazım. Sivil Toplum Kuruluşları, Vakıflar, Akçaabat’ı seven insanlar burada elini taşın altına koymak durumunda bu manada bize de bir görev düşerse bir Akçaabatlı olarak asla kaçmayız.

dsc_0013-003.jpg

-Siyasal Anlamda Baktığımız Zaman İş Konjektöründe Akçaabat’ın Yükünü Kaldırabilecek Etkenler Şuan Yeterince Akçaabat İçin Mücadele Ettiğine İnanıyor Musunuz?

ÖMER HACISALİHOĞLU: Şimdi son 10 -15 yıla baktığımızda Şefik Başkan geldi 20 - 25 yıllık bir belediye başkanlığı var. Dolgu alanını yaptı. Sahilde Bir genişleme oldu, doğru. ancak! Akçaabat’ı güneye doğru, Karadeniz’deki mantık şu olmalı, bence şehri denize doldurarak değil şehri güneye büyüterek çevre yoluyla ve oradaki tüm askeri alanlar, sağlık hizmetleri, eğitim alanları hepsini yukarıda planlayarak yapmak lazım. Şehri yukarı doğru büyütmek lazım yukarı doğru büyüttükçe o imarından tutunda bir şehirde olması gereken ne varsa onun içerisinde düşünmek lazım şimdi ben hafızamı yokluyorum 15 yılda biz ne yaptık? Fatih Eğitim Fakültesinin ismini Trabzon Üniversitesi yaptık bununla gurur mu duyalım… Zaten o mevcuttu. Akçaabat’a Üniversite kazandırdık mı? ben buna katılmıyorum. Onun haricinde Akçaabat’ta fabrika var mı? bana 300- 500 kişinin çalıştığı bir yer söyleyin. Siyasinin amacı bunlar olmalı bana göre gidecek siyasi iktidardaki gücünü kullanacak. Mesala gidip bir balatacı adamı bulacak Akçaabat’ta BMW ye balata fabrikası kuracak. Bir şeyler düşünülmeli ama bunu düşünürken de planlamayı çok iyi yapmalıyız. Coğrafi olarak ta her şeye müsait değiliz bunu da kabul etmeliyiz. Belki balık yağı fabrikası kurulabilir geçmişte varmış bunu diyorum ama dönüp bakıyorum denize “balık neredesin diyorum ama oda diyor ki bana ben yokum neslimi tüketmeye çalışıyorlar”. Yani nereden baksam eksiltmeden çabuk tüketmeden yana görüyorum. Trabzon’un 3 te 1 i olmayan şehirler inanılmaz bir atılım yapmış biz sıkışıp kalmışız kimse bir şey olsun istemiyor. Eskiden belediye başkanları gider bakanların kapısında yatardı istediğini alırdı şimdi istediğini almak daha kolay aslında yani 17 yıllık süregelen bir iktidar var o iktidarın belediyeleri de Trabzon’un hemen hemen her yerinde görevde koparıp alacaksınız. Bir de bu insanlar size yüzde elli altmışlar da oy veriyor karşılamak lazım. Siyasi denilen kişi seçilmiş kişi. Ne için seçilmiş? Hizmet için. ama karşılığını da almamız lazım. Sokakta, yemekte, camide göreceksin söyleyeceksin bunaltacaksın ve alacaksın. Sen istemezsen zaten bakıyor ki istemiyor ben niye vereyim.

dsc_0014-002.jpg

- İnsanlarımızda Bananecilik Var mı?

ÖMER HACISALİHOĞLU: Var evet. Geçmişte araba yoktu biz köye çıkamıyorduk, benim dedem de kandil ışığında büyümüş. Ama o,  o zamanın şartlarıydı. Artık gelişiyoruz bu gelişime de ayak uydurmamız lazım. o yüzden isteyeceksin aman işte biz oy verdik yapsınlar değil takip edeceksin istediğini söyleyeceksin harekete geçireceksin. Mesala sahil yolu konusunda Akçaabat’ın ayağa kalkması lazım.

dsc_0027-003.jpg

- Sahil Yolu Konusunda Akçaabatlılar Platformunun Hazırladığı Sunum Çok Güzeldi. Fakat!

ÖMER HACISALİHOĞLU: Akçaabatlıların hazırladığı güzel bir sunum oldu. Platform yetkililerini tebrik ediyorum. Akçaabat belediyesini temsilen birilerinin orada olmasını isterdim. Akçaabat için hazırlanan programda, sunumda Akçaabatlı yetkili mercilerin o programda olmamalarına açıkçası şaşırdım, yadırgadım. Ne çekinceleri vardı ki katılmadılar. Ya bizi dikkate almıyorlar yâda Akçaabatlıyı dikkate almıyorlar. Kaçamak bir durum var gibi görünüyor. Bir taraftan açıklamaya yapıyor “sondaj makineleri bizim ”diye. Açıkçası ben hayatımda sondaj makinesi olan bir belediye görmedim. Sondaj makinesi, kiralanan o makineler sürekli kullanılan bir şey değil yürüyüş yolu yapmak için sondaj mı yapılır. Ya aynı anda 15 bin kişi aynı yolun üzerinde yürüyecek değil ya! Yani demek ki o sondajı başka bir şey için yapıyorsun. Bu benim görüşüm. Bizde az buçuk inşaat nasıl yapılır biliyoruz. Yürüyüş yolu için sondaj yapılır çalışmasını hayatımda hiç duymadım.

dsc_0030-002.jpg

- Sizin bakış açınıza göre o sondaj çalışmalarının tamamı yürüyüş yoluyla alakalı olmadığına mı kanaat getiriyorsunuz?

ÖMER HACISALİHOĞLU: Ben öyle görüyorum. O sondajı karayollarının taşeron firması yaptı. Yol zaten ihale edildi, onaylandı. sadece ödenek olmadığı için bir adım atılmadı. Karayollarlarından aldığımız bilgi doğrultusunda böyle. Yıldızlıya çöp depolama alanı düşünülüyor. Başka yer yok mu kardeşim? denizin kenarına geleceksin depolama alanı yapacaksın. Yıldızlının sahili ya, tamam tabi ki depolama alanını ihtiyacımız var ama bu denizin kenarında mı olması lazım. Şimdi şuradan 3 Saat öteye gidiyorsun, Batum’a geçiyorsun. adam gidiyor görüyor geliyor ballandıra ballandıra anlatıyor. doğasını şöyle  korumuşlar, sahili şöyle temiz tutmuşlar ama bizim geldiğimiz noktada doğamıza sahip çıkmıyoruz. Yıldızlı ve Söğütlü kaldı burayı yemeyin bari. Gidin güneyden çevirin yolu geçsin. Trabzon’un kurtuluşu ancak bu şekilde olur. bana göre de güneyden yapılacak yolun maliyeti de istimlak açısından da baktığınız zaman sahil dolgusuyla geçmesinden daha ucuza olur. Bence o platformda siyasiler olmalıydı. Fikirleri alınmalıydı. En azından Akçaabatlıyı saygısından belediyeden birkaç kişiyi orada görmeyi beklerdim. Umarım bu durum sahilden geçecek yol açısından halkın isyanına, hassasiyetine saygı gösterirler. Zaten bir şeyimiz kalmadı yine denizi dolduracağız. biz balıkları tanıdık ama çocuklarımız sadece ansiklopedilerden tanıyabilecek gibi. İşte o popülist kültürden uzaklaşmamız lazım. Doğayı katletmememiz lazım. Çünkü biz doğayla birlikte yaşıyoruz. Birde şöyle bir şey var sen ne kadar doğayı dönüştürmeye çalışsan da o buna tepki verecek. Aşırı bir yağmur da sel oldu mu şaşıyoruz ama sen yaptın da doğada tepkini veriyor işte. Bence çevre yolu konusunda Akçaabat daha gür bir ses çıkarmalıydı.

dsc_0033-004.jpg

- Yapılmayan Yatırımlarla İlgili Yaşanan Olumsuzluklarla Akçaabat Cezalandırılıyor Mu?

ÖMER HACISALİHOĞLU:  Bana göre cezalandırılıyor. Akçaabat’ın seçtiği vekil yanılmıyorsam Adnan Günnar. 10 yıldır vekil. 10 yılda Akçaabat için 10 tane söylemi var mı? Ben duymadım. Siz gazetecisiniz siz duyduysanız söyleyin. Akçaabat’a Akçaabatlıda sahip çıkmıyor.  Akçaabat biraz ortada kalmış onun için ben diyorum, siyasiyi seçip göndereceksin ve takip edeceksin. Seçiyorsan takip edeceksin, isteyeceksin. öncelikle bu durumu kafamızda oturtmamız lazım. Seçtiğimiz vekiller vekâlettir asıl olan bizizdir. Orada simit satan amca, limonata satan âşık dayı! yani asıl olan biziz onlar ise bizim vekillerimiz vekâleten bizleri Ankara’da temsil ediyorlar. Biz ise onlardan talep etmek zorundayız. Akçaabat niye cezalandırılıyor? Bunu soracağız vekile. Akçaabat’ın niye bir tane fabrikası yok? Neden Akçaabat’ta 300 - 500 tane istihdam yaratan bir işletme yok? Akçaabat’ın stadını neden aldın? Ben o stadda top oynadım hiç unutmuyorum, Necmettin Karaduman, Ali Kemal Başaran rahmetli Aslan Kalıntaş biz orada yıldız takımla birlikte idman yapıyorduk. Şimdi ne oldu? Akçaabat Sebatspor’u bir şekilde ortadan kaldırdık. Maalesef sahilde dolgu alanına sentetik bir saha yapmışlar. Üzülüyorum hafızalarımız gitti, ben artık önünden geçerken oğluma bak ben burada oynadım burada eskiden stat vardı diyemeyeceğim. Yok, çünkü sildin onu bitirdin. O alan içinde bir önerimiz olsun… Yine ben olsam o dolgu alanını samsun Atakum’daki gibi kullanırım. Oraya bir tane taksi durağı yarma dediğimiz alanda yani denize sıfır olan yer, o alanı sosyalleşecek bir alan haline getiririm. Merkezlerdeki taksi duraklarından bir tanesi oraya çekilebilir. Trabzon’un insanının oturabileceği gezebileceği yerler de yapılabilir. Turist geldiği zaman ağırlayabileceği yani Akçaabat turizmine kazandırılabilir o alan bu da bir öneri olsun. top oynamaya her yere gidilebilir o alanı top oynama dışında bu gibi şeylerle değerlendirebilirler. Şehri yönetenlerin bunları bir düşünmesi lazım. Akçaabat’ın 20 - 25 yılını planlamaları lazım. Kurtardık, kurtardık kurtaramasak daha da köyleşeceğini düşünüyorum.

dsc_0038-001.jpg

- Akçaabat ilçesinin 20 – 25 yıllık kurtuluş reçetesi ne olmalı?

ÖMER HACISALİHOĞLU: Birincisi benim gördüğüm coğrafi açıdan sanayileşmeye çok elverişli değiliz. Bana göre birinci hedef turizm geliri olmalı ve gerekli alt yapısı sağlanmalı. Burada turizm otelcilik okulu var bu süreçte ondan da faydalanmalıyız. Çünkü profesyonel bir şey yapacağız. Bunun yanında iç üretime bağlı bir sanayileşme de kaldırır. Nasıl kaldırır? denizleri koruma altına alırsak burada balık olur. Balık olursa fabrikada olur. Balık konservesi üretimi de olur bunlar hep planlama ile olur. Bunlarla birlikte tabiki şehirde büyüyecek yeni imar alanları açılacak. Mesela Akçaabat’ta neden bir tane özel kolej yok? bu da düşünebilir. Şurada bir tane açıldı ama yeterli değil ki ikincisi de olmalı. Donanımlı bir sağlık tesiside Akçaabat’a kazandırılabilir. masala Akçaabat’a çok iyi bir lösemi hastanesi kazandıralım. Siyasilerin gidip kapılarında yatalım. Çünkü bölgenin sorunları bunlar. Çernobil’den sonra kanser vakaları artmış tam teşekküllü kanser teşhis merkezi kurulabilir. Yani sanayileşmeyi ikinci planda tutup yöresel üzerinden tam profesyonel anlamda yapabilirsek yanına da turizm ve sağlık turizmi de katarsak gelişebiliriz. Şehir gelişirse sosyalleşmede artar. Şu anda insanların sosyalleştiği yer ya düğün ya da cenaze başka bir yer yok. Artık bu durumdan sıyrılmamız lazım. Raylı sistem olmadığı için hammaddeyi buraya ucuza getiremiyoruz. Dolayısıyla birinci öncelik sanayileşme değil ama düşünülmeli. Küçük, küçük yöresel ürünlerden sanayileşmeye gidilmeli. Kültür sanat için çok güzel geniş bir yer de yapılmalı. 10 - 15 bin kişilik konser alanı yapacaksın etrafında mesire alanları olacak bir tane alanı kültür sanat vadisi yapacaksın. Bunlar için nereden kredi bulmamız gerekiyorsa oradan bulup yapacağız. Köylerdeki tarihi yerleri gidip restore edeceksin yolunu yapacaksın turist çekeceksin yani parasını almak istiyorsan çekmek zorundasın. Turist geldi ortamahalleyi gördü gitti ikinci bir yeri yok çünkü. Trabzon’unda bunlara ihtiyacı var. Mesela tünel yapıyoruz, tünel yapıyoruz diyorlar Akyazı’dan zaten geçiyorduk. Yol yok muydu da tünel yaptık oraya. Tünel yaptın Yıldızlıyı bitirdin. Orada tarımsal anlamda üretim vardı. Beşirli ’de aynı şekilde. Holomona ürünleri buradan Samsun’a gönderilirdi. E, ne yaptık inşaat yaptık. Ama aç kaldık. Daireyi asfaltı ‘mı yiyeceğiz. Üretmek lazım. Farklı köylerde yöresel Pazar alanları kurup ticarete katkı sağlayabiliriz. Mesela Kireçhane pazarı çok güzel bir proje kim düşünmüşse kim destek olmuşsa onlara da teşekkür etmek lazım.

dsc_0023-001.jpg

- Bir Akçaabatlı Olarak Bu Konuların Takipçisi Olacakmısınız?

ÖMER HACISALİHOĞLU:   Bir Akçaabat sevdalısı olarak Tabi her zaman takip edeceğim. Özellikle Sebatspor’un ben bir paydaşı olurum. Akçaabat’ın başka değerli aileleri Sebatspor’a katkı sağlamalı. Birlikte Sebatspor’u ayağa kaldırıp ateşleme yapmalıyız. Şehrimize başka, başka takımlar gelsin şehrimiz hareket heyecan kazansın. Ama bence kaybedilmiş bir şey yok. çünkü o alt yapı bizde var. Bugün hala Akçaabat sebatspor amatör kümede yaşatabiliyor. Biz bunu biraz daha profesyonelleştirip marka değerini artırarak geçmişte olduğu gibi Türkiye sporuna katmamız için ne yapmamız lazım bunu düşünmeliyiz. Akçaabat gücünü göstermesi lazım. Hem siyasiyeler ’den isteyerek hem de Akçaabat ismini yaşatarak gösterebilir bunu. Birçok kişinin de eline taşın altına koyacağından eminim. Yeterki bir kıvılcım olsun bir yerden istesek her şeyi yapabiliriz sadece gücümüzün farkında olmamız lazım. Biz güçlüyüz dersek yaparız. Bu da tabiki sanata spora yetkisi olan insanların öncülüğünde olmalı

dsc_0021-001.jpg

- Akçaabatlı Bürokratların Olmamasından Yakınıyormusunuz?

ÖMER HACISALİHOĞLU:    Maalesef yok çünkü biz var olan gücümüzü kullanmayı bilmiyoruz. Abdulkadir Uraloğlu var bir bürokratımız paşa vardı emekli oldu. Başka bildiğim yok dediğim gibi güç var ama kullanmayı bilmiyoruz. Bunu Of veya Çaykara lobisi iyi kullanıyor. Bizim de o lobiyi harekete geçirmemiz lazım.

dsc_0018-002.jpg

- Şefik Türkmen’in 25 Yıllık Belediye Başkanlığını Nasıl Değerlendirirsiniz?

ÖMER HACISALİHOĞLU:5 dönem çok büyük bir başarı bence. Böyle bir ilçede belediye başkanlığı yapmak, çünkü seçimle geliyorsunuz Şefik Türkmen’in ilk 3 dönemini iyi buluyorum. Ama son 2 dönemde bizi güneye doğru büyütmekte zorlandı. Gerekli adımları atamadı. Belki siyasetin biraz geride durduruldu. Baktığımızda 5 yıllık belediye başkanlığı bir başarıdır. Sonuçta seçimle sandıktan çıkıyorsunuz Şefik beyin dürüstlüğüne kimse bir şey söyleyemez. Tanıdığımız bildiğimiz aileler. Ama biraz daha atılımcı olabilirdi Şefik abi. Yani elini masaya vurmalıydı. burada şu tesis olacak deyip hem partisini hem de meclisi yönlendirebilirdi. Orada bir eksiklik olabilir ama başarısızdı diyemeyiz. Neticede aldığı Akçaabat’la bıraktığı Akçaabat arasında fark var. Eksikleri var ama kimse mükemmel değil ama en azından Akçaabat Sebatspor ve turizm tesisleri konusunda biraz daha aktif olabilirdi. Akçaabat’a gelen insanların rahat gezip oturabileceği mekânlar yapabilirdi. Çünkü Şefik Bey aydın ileri görüşlü bir insan. iller bankasında yıllarca müdürlük yapmış yani devlet bürokrasi bağlantısını çok iyi biliyor. Yani biraz dana cesur olmasını beklerdim ama 5 dönem sandıktan çıkmak başarısızlık diye adlandırılamaz bence başarıdır. Fakat daha iyi bir Akçaabat bırakabilirdi. Umarın onun eksiklerini mevcut başkan tamamlar. 

dsc_0007-007.jpgayder-turizm-logo-koksal-071-413-281.png

 

Editör: TE Bilisim